“Siyah bir ten rengiyle doğabilirdin, yahudi bir ailenin yahudi çocuğu olabileceğin gibi; Türkiye’nin sınır köylerinden birinde dünyaya gelen kürt de olabilirdin; Eşcinsel veya transeksüel olabileceğin gibi, töre kurbanı başı açık ya da kapalı bir kadın olarak ya da bir milyarderin kızı olarak doğabilir, bağımlılıkların pençesine düşebilirdin. Çocukken tacize uğrayabilir, alkolik bir babayla büyüyebilirdin. Yakışıklı, güzel, çirkin ya da cüce olabilirdin; tek kolun olmayabilir, Iq seviyen normalin çok altında ya da üstünde olabilirdi.
Her şey mümkündü…
Ama sen, sen olarak doğdun!
O ise; bildiğin gibi değil, olduğu gibi. “
Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.
Vincent van Gogh (1853-1890) Hollandalı ressam.Tam 166 yıl önce bu gün, yani 30 mart tarihinde doğmuş en sevdiğim sanat insanı. İnanıyorumki sadece benim değil, bir çok insanların kalbini fethetmiştir. İyiki doğdun sevgili Vinsent.