“Kurallarımdan birkaçını daha çıtlatayım: Bol bir yemek az yemekten daha kolay sindirilir. İyi bir sindirimin ilk koşulu, midenin bütünüyle çalışmasıdır. Midesinin büyüklüğünü bilmeli insan. Gene bu yüzden, tabldotlarda yenen ve benim aralıklı kurban törenleri dediğim o bitmek tükenmek bilmez yemeklerden sakınmalıdır. –Aralarda hiçbir şey yememeli, kahve içmemeli: Kahve kasvet verir. Çay yalnız sabahları yarar; az, ama koyu olmalı: Gerekenden bir damlacık açık olsa, çok dokunur, bütün gün kırıklık yapar. Herkesin kendine göre bir kararı vardır bunda; sınırları dar, belirlenmesi güçtür. Sinir yıpratıcı bir iklimde çayla başlanması salık verilmez; bir saat öncesinden bir fincan koyu, yağı alınmış kakaoyla başlamalı. –Elden geldiğince az oturmalı; açık hava havada, yürürken doğmayan, kasların da birlikte şenlik yapmadığı hiçbir düşünceye güvenmemeli. Önyargıların hepsi bağırsaklardan gelir. –Bir kez daha söylemiştim, Kutsal Tin’e karşı işlenen asıl günah kaba etlerdir.–”