Çoğu zaman ansızın aklıma derin, anlamlı cümleler düşüverir birden bire. Büyük bir ihmalkarlıktır ki bir yerlere karalamam. Bu kitabın inceleme yazımı yazarken zihnime bıraktığı : “Bir çocuğu büyüten ona sevgiyle bakan iki çift gözden başka bir şey değildir.” cümlesinden başkası değildir. Doğduğu günden beri sevgiye , bir çift şefkatli göze ihtiyaç duyan insanoğlu çoğu duygudan eksik yetiştiğinde gelecekteki insan ilişkilerinde sorunlar yaşıyor. Budayıcıoğlu’nun her kitabında bir kez daha anladığım gerçektir bu. Kitabın en başından sonuna kadar verilen mesajı kitabın sonlarına doğru daha açık dille açıklamış olan yazar , kader motifini gerek sosyal medya ağlarında gerek kitaplarında okuyucunun zihninde ışık uyandıracak derecede önemli tutuyor. Kader motifi; geçmişte alışageldiğimiz, öğrendiğimiz, gördüğümüz, büyüdüğümüz ev her ne ise yaşadığımız başarısızlıkların sebebiyle bir bütün olan , birbirine bağlı bir kör düğüm gibidir. Yaptığımız tercihler , kaderin bizi sürüklediği yer hayatımızın yani hikayemizin yazıldığı ilk yerle bağlantı içerisindedir. Devamlı mutsuzluk ve acı gören kişi , eninde sonunda kendini mutsuz bir hayatın içerisinde buluyorsa kader motifini gerçekleştirmiş demektir. Çünkü acı çekmek , mutsuzluk bildiği duygular olduğu için ona güven verir. Mutluluk , neşe gibi duygular yabancı olduğu için tehlike arz eder. Hayat onu kader motifine teslim eder. Bildiği , güvenli hissettiği yere... Karanlığın içindeki o ışığı görüp kader motifiniz yerine kendi yolunuzu kendinizin çizmeniz dileğiyle...