Bütün sapık kollar bugüne dek İslâm'ı gücünden düşürmek yolunu tuttu; fakat o gücünden düşmedi ve en yanlış tatbikata rağmen, yer kabuğunun altındaki ateş gibi mücerret kuvvetini korudu... Bu toprağı sondalayacak ve deşecek olan kahramandır ki, işletici kuvvet olarak insanlığın ne beklediğini gösterecek ve Allah ile Resulünün mukaddes isimlerini güneşle ay arası mahyalaştıracaktır.
Sayfa 168Kitabı okudu
Kader meselesinin sırları üzerinde Hazret-i Ömer'e ait şu iki menkıbe dâvayı çok derinlere götürür ve düğüm noktasını ele verir. Veba mıntıkasına girmeksizin geriye dönerken ona sorarlar: -Ya Ömer, Allahın takdirinden mi kaçıyorsun? Müminlerin Emiri cevap verir: - Evet; Allahın takdirinden Allahın kazasına sığınmaya gidiyorum! Bir defasında da bir hırsıza sorar: -Bu işi niçin yaptın? -Allahın takdiri böyle olduğu için yaptım! Hazret-i Ömer suçluya iki ceza tertip eder. Niçin böyle yaptığını soranlara da der ki: - Cezanın biri hırsızlık yaptığı için... İkincisi de Allaha iftira etmekten, Allah adına yalan söylemekten... Aynı kader sırrı, aynı zamanda her şeyin Allahtan olduğu hikmetini de Hazret-i Ali'nin şu ifadesinde bulur: - «Taneleri yarıp parçalayıcı ve bütün canlıları yaratıcı Allah üzerine yemin ederim ki, biz Allahın kaza ve kaderi olmadan ne bir ovadan geçebilir, ne de bir vâdide konaklaya biliriz.»
Sayfa 87 - KADER MESELESİ VE ALLAH'I TENZİHKitabı okudu
Reklam
İmam-ı Âzam...
ilim ve Takva: 30 yıl yatsı namazı abdestiyle erişilen sabah namazı, iki günde bir hatim hesabına girecek miktarda Kur'âna sarılış, hafızasında ve yüreğinde yazılı yüzbinlerce Hadis, Kâbe de kıldığı iki rekat namazı bütün bir hatimle tamamlayış ve gaiblerden gelen müjde sayhası... Haşyet ve Riayet: Borçlusunun kapısında beklerken gölgede duramayacak kadar faiz ihtimali korkusu ve 1 dirhemlik kirine kadar cevaz fetvâsı verdiği gömleğini saatlerce suda çitileyişi... Soranlara da karşılığı: «O fetva, bu takva!..»
Sayfa 98 - İMAM-I AZAMKitabı okudu
Yemen kadısının fetvası... -Vehhabilik küfürdür! Abdülaziz oğlu Suud'un ise bu fetvâya cevabı, Medine'deki bütün Sahabî mezarlarını yerle bir etmek ve toprak üstünden silmek oldu. Bugün de aynı vaziyette olarak en büyük Sahabilerin yattığı Bakiy mezarlığı, yıkıntıları bile düzleştirilmemiş bir yangın yerine döndürüldü. Herhalde tepeden inme İlâhî bir hıfz eseri olarak Allah Resulünün mukaddes Ravzasına dokunamadılar; toprak altından bir tünel açıp bu işi yapmayı düşündüler, fakat yapamadılar. Gaye şu: Ölülere tevessül edilemez!!! Yani ölüden bir imdat beklenemez!! Ve yani, ruhaniyet diye bir varlık kabul olunamaz!..
Sayfa 123Kitabı okudu
Cemel vak'ası, en şanlı Sahabiler arasında, iman ve itikatta hiçbir ihtilâf olmaksızın, sırf siyasî ve idarî tutum bakımından, ilk defa müthiş bir yarık açılmasına sebep oldu. Bu yanığın perde arkasında da Yahudi ve münafık parmağı rol oynadığına göre, bu ilk deri üstü ihtilâf, ileride, ruha inici aykırılıklara zemin teşkil etti. Derken, İslâm ahlâk ve ruhiyatında, siyasî ve idarî sebepten türeyip dâvayı itikadî ve ruhî müessire götüren «Haricî» taifesi, Hazret-i Osman'dan sonra tam teşekkülünü Hazret-i Ali devrinde idrak etti ve mesnedini biri en büyüklerden, öbürü büyüklerden iki Sahabi arasında hissi aykırılık üzerine bina etti. Hazret-i Ali ve Muaviye meselesi... Bu mesele, İslâm tarihinde 13 asır boyunca türlü sapık zümre ve fertlerin, doğrudan doğruya itikadî sahada, kimya kâğıdı gibi ayırıcı çizgisi olmuş..
Sayfa 53 - MUAVİYE MESELESİKitabı okudu
İbn-i Teymiyye...
Bugünkü Vehhâbiliğin, başıboş içtihad davranışlarının, her türlü reformcuların, her türlü ruh ve mâna zedeleyicilerinin, doğrudan doğruya, yahut dolayısıyle babası İbn-i Teymiyye'dir ve onu "İslâm materyalisti" diye yaftalamak yerin de bir teşhistir. Zira onun sistemi Allah ve Resulüne inanmanın değil, inanmamanın ve ancak böyle olursa tersinden mantıkî bir tertibe girmesi kaabil bir görüş belirtmektedir ve güneşi kabul edip ışığını kabul etmemek gibi bir akıl hezeyanı, içine düştüğü tezad kuyusunu sadece her şeyi inkâr etmek suretiyle kapatabilir ve tezadsız bir küfür olarak kalır. Oysa, en büyük tezad içinde küfür... Allaha, yani gâibe inanan, böylece gâibler ve sırlar âlemine bel bağlayan bir anlayış, nasıl olur da ruhu, ruhaniyeti reddeder, Kur'andan başlayarak her şeyi beş hasse plânına bağlar ve Yaratıcıya insanî vasıflar verir?
Sayfa 108 - İBN-İ TEYMİYYEKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.