Bazen düşünüyorum da, aşk varlığımızın doğum sancısı değil mi?
Rüyalar gelişigüzel olaylar değildir. Oluşumlarının bir sebebi vardır ve bence hamile kadınlarda rüyalar çoğunlukla çocukları hakkındaki bilinçaltı düğümleri yansıtır. Endişe ağırlıklı rüyalar gören hamile kadınlarda genellikle doğum sancısı çekme süresinin daha az olduğu ve doğum sürecinin de problemsiz olduğu görülmektedir. Yeni araştırmalar hamile kadınların rüyalarının, endişeleri ile yüzleştikleri faydalı olaylar olduklarını ortaya koyuyor. Ayrıca, tıp literatüründe onlarca hamile kadının rüyalarının gerçeğe dönüştüğüne dair raporlar olduğunu da biliyorum.
Reklam
“… bir sabah doğum sancısı tutan dişi kedi durmamacasına miyavlayarak adamın peşine takılmıştı.” Şozo kedinin başını okşayarak ona şöyle demişti: “Kaygılanma yavrum, bir şeyciğin yok. Yakında anne olacaksın sadece…”
Eski Anadolu Türkçesinde "gebe kalmak" anlamında "oğlana kalmak" ve "doğum sancısı" manasındaki "oğlan burusu" deyimlerinin kullanıldığını görmekteyiz. Anlaşıldığı üzere burada "oğlan" sözü de "erkek evlat" anlamını değil, doğrudan "çocuk" anlamını karşılamaktadır. Ayrıca "kız oğlan kız” sözü de "anasından doğduğu gibi" anlamına gelmektedir.
“İnsanlar doğar, büyür ve ölüler. Yaşlanırlar ve yok olurlar ama Alfinler doğar ve savaşır. Dünyaya geldiğinde başlar mücadelesi. Siz doğmadınız, dünya sizin savaş meydanınızdı ve nefes aldığınız ilk an ilk kuşanmanız. Senin kapın daha erken açıldı ve ruhun bedenini buldu. Onunki bir yüz yıl sonunda yeniden üflenecek. Onu şimdi koruyacaksın, ileride seveceksin ve sonra savaşacaksın. Belki onu yok edecek olan da sensin. Bir gün yok etmek isteyeceksin. İkiniz aynısınız, bir aynanın yansımasısınız ama aynalar kırılır, yansımalar yanılsamalarla karışır. İkiz alev budur, birbirinizi sevebilir ya da öldürebilirsiniz. Şimdi gökyüzü bir doğum sancısı çekiyor, bu gece birçok şeyin sonu olacak ama geleceğinizi doğuracak.”
Sayfa 16
Bazen düşünüyorum da, aşk varlığımızın doğum sancısı değil mi? Ağına düşürdüğü biz sefil yaratıklar, ya acılar içinde tükeneceğiz, ya da insana olan aşkımızı Tanrı’ya yönelteceğiz. Az kişiye nasip olmuş bir yeniden doğuş bu. Böyle doğmak isterdim; çünkü aşkım ölümüm oldu benim. Şairlik taslamıyorum. Gerçek bu: Sen olmayan her şey için ölüyüm ben
Reklam
İflah olmaz yarınlar cüzzamlı. Karnımda kramp, beynimde doğum sancısı. Fitili dibinde sönmüş barut fıçısıyım. Birazdan Jouska! "Birazdan köşeyi döneceğim."
“Anne hakkına dikkat et! Onu başında taşı! Zîrâ anneler doğum sancısı çekmeselerdi, çocuklar da dünyâya gelmeye yol bulamazlardı...” (Hazret-i Mevlânâ)
Sayfa 425Kitabı okudu
Anne olmak için doğum sancısı çekmek gerekir.
Annelikle dişilik arasında asli bir bağ yoktur: Anneyi yapan doğumdur, tersi değil. Annelik, cinsiyetin getirdiği bir kader, öz ya da belirlenim değildir, doğumun bazı bedenlerdeki neticesidir. Doğumun bu özsel olmayan karakteri doğum anında kendini belli eder. Anne olmak için doğum sancısı çekmek gerekir, ki bununla yalnızca doğum anını kastetmiyorum. Doğum sancının ve hayal gücünün, kudret ve bilincin, zihinsel ve fiziksel çabanın iç içe geçtiği bir yer, teknik bir alan açar daima. Diğer taraftan, teknik dediğimiz şeyin öncelikle annelikte gerçekleşen bir sürecin varyasyonu olduğunu görmeye başlamak zorundayız. Tüm canlı varlıklar doğurmaya muktedir olduklarından ötürü -anne olabildikleri için- dünyayı idare edebilir, dönüştürebilir, yaşam dediğimiz bu metamorfik devinimin içine yerleştirebiliriz. Dünyadaki her türlü teknik idareyi mümkün kılan şey doğumun kendisidir, yani yaşamın vücut bulduğu bir formla başka bir form arasındaki aracılık işidir.
Sayfa 11
Bazen düşünüyorum da, aşk varlığımızın doğum sancısı değil mi? Ağına düşürdüğü biz sefil yaratıklar ya acılar içinde tükeneceğiz ya da insana olan aşkımızı Tanrı’ya yönelteceğiz.
Reklam
“Karanlık üzerinize çöktüğünde şöyle dersiniz: "Bu karanlık daha doğmamış şafaktır ve gecenin doğum sancısı, tam üzerimde olsa da şafak üzerime tepelere doğar gibi doğar.”
“Bazen düşünüyorum da, aşk varlığımızın doğum sancısı değil mi? “
Bana bir şey söylemek istiyorsun, söyle ! Doğum sancısı çekiyorsun, doğur!
bıçak gibi saplanan doğum sancısı, seni özlemek ...
Resim