Alan Watts'ın, yüzde yüz emin olmamakla birlikte okuduğum kitaplarının arasından en iyi çeviriye sahip olanı diyebilirim.
İsminden de anlaşılabileceği gibi doğunun ve batının psikolojiye olan sentezinin bir dışavurumu anlatılmakta.
Oryantal dinlerin birer din veya felsefeden daha çok psikolojiye olan yakınlığını detaylarıyla göz önüne seriyor.
Özellikle psikolog veya psikiyatrist kişilerin psikoterapiye olan bakış açılarını değiştireceğine eminim.
Lakin onun dışındakilerde zevkle okuyabilirler.
Birçok şeyi ruhunuza katabilir
Lao Tzu şöyle demiştir: “Herkes iyi olmak için iyiliği benimsediği zaman kötülük çoktan ortaya çıkmıştır bile. Olmak ya da olmamak birbirini tamamlar.”
Thoreau’nun söylediği gibi: “Ne zaman yalnız kalmak isterseniz size ayrıkotu muamelesi yapılır, bu nedenle ‘tuhaf insanların umutsuz yoldaşlığına’ maruz kalırsınız.”
Özgürleşmiş olanların aralarındaki karşılıklı anlaşma için bir Zen Budist metni şöyle der:
İki hırsız karşılaştıkları zaman kendilerini takdim etmelerine gerek yoktur.
Birbirlerini hiç soru sormadan tanırlar.
Bizler on altıncı yüzyıl kişiliklerine sahip yirminci yüzyıl kavramlarıyla yaşayan insanlarız, çünkü toplumsal uzlaşmalar teorik bilgiyi çok geriden takip etmektedir.