Cüneyd-ül Bağdadî (rehimehullahu) der ki, bir gün şeyhimiz Sırri
(rehimehullahu) hastalandı, hastalığının ne sebebini anlayabildik ne de
nasıl tedavi edileceğini bilebildik.
Bize mütehassis bir doktor tavsiye ettiler, şeyhin idrarını bir şişeye koyarak
ona götürdük, doktor idrara uzun uzadıya baktı. Sonra bize dönerek, "Zannederim bu idrar aşık birine ait olsa" dedi. Ben bir nara koyuvererek
bayılmışım, idrar şişesi de elimden düşmüş.
Dönünce Sırrîye durumu anlattım gülümseyerek, Allah canını almasın, nasıl da gördü! diye cevap verdi. «Şeyhim, demek ki, muhabbet idrardan bile belli
olurmuş» dedim, bana «tabii» karşılığını verdi.