Ne aradığını bulsan, aradığını da bulacaksın.
Bazıları bayılırdı felaketin fikrine, burunlarına kadar girsin isterlerdi, ama dokunmadan geçsin...
Reklam
Gülümsedin. Dünyanın en güzel şiiriydin..
Hakikat hep burnumuzun ucundadır, ama biz onu ancak hazır olduğumuzda görürüz.
Ölülerin nerede yattığı değil, hayattayken nerede ve nasıl yaşadığıydı esas mesele.
Susmanın bir ifade biçimi olduğunu savunmuyorum. Ben sadece anlatmayı denemekten vazgeçtim.
Reklam
Geçiyor mu yoksa alışıyor muyuz?
Evet, her şey geçiyor. Sevmek bile, acı çekmek bile, kanamak bile, yaşamak bile, dünya bile...
Kimseye zararım dokunmadan kendi halinde yaşamaya çalışıyorum…
Susmanın bir ifade biçimi olduğunu savunmuyorum. Ben sadece anlatmayı denemekten vazgeçtim.
Sayfa 81 - Hep Kitap
Reklam
Herkes kendini sahibi, en azından parçası addetmeyi beceriyordu da, sanki bir ben, bu dünyaya geçerken uğramıştım.
Anladım konuşulacak bir şey olmadığını. Onunla benim, birbirimize anlatacağımız herhangi bir şeyimiz yoktu. Ağır kurşun yaraları almış ölmekte olan iki düşman askerinin birbirlerine dokunmadan yan yana yatmaları gibi. Hiç dokunmadan…
...karadelikler yakınlarındaki yıldızlardan kopan parçaları yutarak büyüyormuş. Tıpkı insanlar gibi. İnsanlar da içlerinin karanlığını, ruhunu emdikleri başka insanların aydınlığıyla besliyor.
Sayfa 31
Hayat öğretmemiş henüz bana,en sersemletici yumruklar,hep böyle yukarıdan baktıklarınız tarafından, aşağıdan çakılanlar.
Sayfa 22
Anlasana, herkes birbirinin katili. Ama sorsan, herkes Çobanyildizi, herkes incitildi, herkes aldatildi. Peki o zaman inciten kim, kim kirdi bunca insani?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.