Duygularını göğsündeki cam kaplarda dikkatlice taşıyor gibiydi normalde ama şu an o kaplar paramparça olmuş ve göğsü kan revan içinde kalıp cam kırıklarıyla dolmuş gibiydi.
Ayakkabı dolmuş kapının önü Herkesin bilip de sakladığı sır; İnsan ölümlü ... Bir yerden geliyoruz; üzülmekten ...
Reklam
BOZKIRDA BÜYÜMÜŞ gri Çerkessk ineği ahırda yalnız başına yaşıyordu. Dışı boyalı tahtalardan yapılma ahır, demiryolu bekçisinin küçük avlusunda bulunuyordu. Ahırda odun, kuru ot, darı sapı ve miadı
Akış saçma sapan videolar ile dolmuş.
Kendilerini bankın üzerine bıraktılar. Hiçbir şey konuşmuyorlardı. Yıldızlar parıldamaya başlıyordu. Dudakları nasıl buluştu? Kuşlar nasıl ötüşür, kar nasıl erir, gül nasıl açar, mayıs nasıl da serpilir, tepelerin titreşen zirvelerindeki siyah ağaçların arkasında gün nasıl ağarmaya başlar? Bir öpücük, hepsi buydu. Titreyerek, karanlıkta parlayan gözlerle birbirlerine baktılar. Gecenin serinliğini, taşın soğuğunu, toprağın nemini, ıslanmış otları hissetmeden, yürekleri düşüncelerle dolmuş bir halde birbirlerine bakıyorlardı. Farkına varmadan el ele tutuşmuşlardı. Ona bahçeye nereden girdiğini sormayı aklından bile geçirmiyordu. Onun burada olmasını çok doğal buluyordu!
Sayfa 247 - ll.cilt
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.