İşlevselciliğin bilişsel kuramcılar tarafından beyin-bilinç ilişkisini açıklamanın en doğru yolu sanılmasının nedeni, beynin işlevselliği bilgisayarın hesaplamaya dayalı sistemsel özelliğinin aynı olduğu hiipotezidir. Nöron ateşlemelerinde de beynin elektriksel deviniminde de temel unsur, nedensellik bağıdır. Bu sava göre hem beyin hem de bilgisayar, dışarıdan ve içeriden gelen uyarıcılara karşı bir girdi-çıktı mekanizmasıyla hareket eder. Belirli komutlar/girdiler yine belirli eylemlere/çıktılara dönüşmektedir. Şu hâlde insanı insan yapan özellikler beyinden ibarettir. Bir anlamda insan, beyinde yaşamaktadır.
Beyinlerin donanım, zihinlerin yazılım olarak görüldüğü bu yaklaşımda zihin adeta açılır-kapanır bir makine gibi tasavvur edilir. Beynin bütün bedene sâri konumdaki sinir sistemi aracılığıyla onu yönettiğ ve kontrol ettiği vakıadır. Standart bir bilgisayarda olduğu gibi iletişim koordinasyon, hesaplama, öğrenme ve hafıza gibi fonksiyonların düzenli ve uyumlu bir şekilde işlemesiyle bu görevi yerine getirir. Fakat bu benzerlik üzerinden beyin model alınarak geliştirilen bilgisayarlarla beyni eşitlemek açık bir yanılgıya yol açacaktır. Bu anlamda 18. yüzyılda insanı bir makine olarak gören indirgemeci anlayışla 21. asırda insan beynini bir bilgisayar gibi gören yaklaşım arasındaki benzerlik dikkat çekmektedir.
Sayfa 68 - Yapay Zekâda Ruh/Bilinç Ve Menşei Problemi