230 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir Guido Brunetti polisiyesi daha. Dünyanın en ünlü orkestra şeflerinden Helmut Wellauer'in Venedik'te bir operada ölmesi ve sonradan bunun siyanür zehirlenmesi olduğunun anlaşılması üzerine olayı üzerine alan komiser Guido Brunetti, yine farklı olaylarla karşılaşır. Ancak en sonunda her zamanki gibi olaylar çözülür ve Brunetti nezdinde okuyucular bir vicdan muhakemesine maruz kalır. Polisiye severlerin mutlaka okuması gereken bir kitap.
Operada Cinayet
Operada CinayetDonna Leon · Ayrıntı Yayınları · 200675 okunma
Brunetti okumaya başlamadan önce, Wellauer’in bir nevi yaşayan abide olduğunu ve Almanların hep bir kahraman arayışında olduklarını, dolayısıyla okuyacaklarının içeriğinin bu olacağını hatırlattı kendine. Yani bazı gerçeklerden belli belirsiz bahsedilirken bazılarından bahsedilmeyecekti bile. Çoğu müzisyen ve sanatçı Nazi partisine mensup değil miydi? Ama bunca yıl sonra, artık bunları kim hatırlardı?
Sayfa 83
Reklam
206 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir Guido Brunetti polisiyesi daha. Karısı Paola'nın gecenin bir yarısı bir turizm acentasının camını çerçevesini indirmesi üzerine olaylara dahil olan Brunetti, turizm acentası sahibinin öldürülmesi üzerine kendisi ve karısının üzerindeki ithamları kaldırmak için cinayet soruşturmasını üzerine alır ve olaylar gelişir. Kendine ait bir mizah anlayışı olan bu yazarın bu kitabı da bir solukta okunacaklardan. Polisiye severlerin okuması gereken bir kitap
Ölümcül Çareler
Ölümcül ÇarelerDonna Leon · Ayrıntı Yayınları · 200614 okunma
"Artık hiç kimse gerçekleri hatırlamıyordu ama hikâyeleri hafızalardaydı."
Sayfa 307Kitabı okudu
Tecrübeleri Brunetti’ye insanların öncelikle iki nedenle cinayet işlediğini öğretmişti : para ve seks. Sırası önemli değildi ve ikincisine genellikle aşk denirdi ama Brunetti katiller arasında geçirdiği on beş yıl içinde bu kaideyi bozan birkaç istisnaya rastlamıştı.
Sayfa 84 - Ayrıksı KitapKitabı okudu
İnancın Ölümü kitabından alıntılar:
"İkiyüzlüleri sevmem. Dindarları da. İkisi bir arada olunca ne düşüneceğimi siz tahmin edin." "Ama annen bir azizeydi dedin. O dindar değil mi?" "Evet, ama onunki gerçek inanç, o insanoğlunun iyiliğine inanır" - Çünkü bu insanların sözde dindarlık numaralarından daha kötü bir suç işlemeyi başarabileceklerine kimse inandıramaz beni. - Bir zamanlar insanın içindeki kötülüğün bir sınırı olduğuna inanırdı ya da belki kendini buna inanmaya zorlardı. Zamanla en korkunç suçlarla karşılaştıkça insanların çeşitli arzularını doyurmak için ne kadar ileri gidebileceğini görmüştü.
Reklam
68 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.