Okuyucuları her hikayede karakterin derinliklerine götüren, ruh çözümlemesi ile dolu, sıkmadan konuyu noktalandıran, kimisine üzüldüğüm kimisine şaşırdığım sonlarla 8 hikayeden oluşan okudukça okuyasınız gelen bir kitap. En çok etkilendiğim hikaye kitabın başlığı da olan "Korkuyu Beklerken" oldu. Dili ve anlatımı itibariyle de en beğendiğim hikaye oldu. Yabancı dilde yazılan bi posta aldıktan sonra evden çıkmadan hayatını idare ettirmeye çalışan bir adamın hikayesiydi. Diğer hikayelerden kısa kısa bahsedip sizin merak duygunuzu uyandırıp lafı uzatmamaya çalışacağım.İlk hikayede müşkül bir adamın sokakta gördüğü kadın mantosunu almasıyla vitrinde canlı manken olmasına kadarki süreç anlatılıyor. İkinci hikaye tavan arasındaki bir gizemden bahsediliyor. Dördüncü hikaye saygıdeğer bir tanıdığa gönderilemeyen bir mektup bulunduruyor. Beşinci hikâyede gazeteye yazı gönderen bir okuyucuya verilen cevap alaylı diliyle dikkat çekmekte. Altıncı hikayede Truva atı konu alınmış. Yedinci hikayede ölen babasına yazdığı kendini ve babasını eleştiren mektubu görmekteyiz. Son hikayemizde de demiryolunda seyyar hikaye yazan satan bir kişinin duygularını okumaktayız. Acıklı diyebileceğim hikayeler bulunduruyor aslında kitap yani karakterlere üzülüyorsunuz
Sanma şâhım / herkesi sen / sâdıkâne / yâr olur
Herkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olur
Sâdıkâne / belki ol / bu âlemde / dildâr olur
Yâr olur / ağyâr olur / dildâr olur / serdâr olur
Yavuz Sultan Selim
Bu şiirin özelliği; soldan sağa ve yukarıdan aşağı okunduğunda mısraların aynı olmasıdır. Yani dizelerin