Gururluydu, ama gururu asildi; hiçbir zaman kibire varmıyordu. Yüceleştirdiği bir varlığın alaya alınmasına dayanamazdı. Kişiliğine yöneltilen hakarete aynen karşılık verebilirdi. Ama kutsal saydığı şeylere tecavüz edilince ıstırap çekerdi. Bu hal ruhunun yeteri kadar güçlü olmayışından gelmiyordu. Toplum hayatından, insanlardan uzak, kendi aleminde yaşayanların çoğu böyle olur zaten. Nataşa'nın belki babasından geçmiş, bütün iyi kalpli insanlara has bir özelliği vardı: Karşısındakini olduğundan iyi görür, daha ilk bakıştan büyük bir heyecanla meziyetlerini büyütürdü. Bu çeşit insanların hayal kırıklığına, hele sebep kendileri olduğunu bilerek uğraması pek acı olur. Ne diye onlara verilebilecekten fazlasını umarlar sanki? Böyleleri, her an hayal kırıklığı tehlikesiyle karşılaşmaktansa köşelerine çekilip dünyayla teması kesmeli, en iyisi... Dikkat ettim: Köşelerini öyle severler ki zamanla büsbütün yabanileşirler.
Sayfa 128 - Varlık Yayınları - Nihal Yalaza Taluy Çevirisi
Kurtuluş, kurtarıcının ölümünden sonra gelir. İnsanlar peygamberleri kabul etmez, onları öldürür, ama acı çekerek ölenleri severler, yok ettiklerini kutsallaştırırlar.
Sayfa 421
Reklam
Ah şu aşağılık insanlar! Nefret eder gibi severler... Oh, ne çok nefret ediyorum hepsinden!
Sayfa 282
Güçlü bir ruha ve yaradılışa sahip kadınlar,hele tutkuluysalar başka türlü severler. Acımasızca severler.
İnsan ise gelgeç gönüllü, bir dalda durmayan bir yaratıktır. Belki de satranç oyunları gibi amaca ulaşmayı değil, amaca giden yolu severler.
Sayfa 42 - Akvaryum Yayınevi
İnsan ise gelgeç gönüllü,bir dalda durmayan yaratıktır.Belki de satranç gibi amaca ulaşmaı değil amaca giden yolu severler
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.