Hep beraber düşünelim:
karıncanın başı hep öne eğik mi karınca hep neden korkar biri mi basar sırtına kim ölür sonra karınca mı ya üstündeki fil o ölür mü hiç be o kocaman hem yüksekte karınca var altında ya ben ah ya ben karınca dostuma selam karınca dostuma sabırlar versin üstündeki fil karınca dostum mudur tanıycam galiba ben miyim ben de kim ah tutun kurşunları dayanamıycam bak yaşarım belki çoklar sokağında yalnızlık yok şimdi miyavlıyan birileri yemiş karanlıkları hep kurşunlamışlar yalnızlığı çoklar sokağında herkesler var olmuş bir sen ben ölmüşüm –ne yaman filmiş öyle–
Dostluk
Ben henüz, çocukluk çağından çıkma arifesinde, o küçük kentte edindiğim o dosttan ayrılırken, gerçek bir dosttan ayrılmakta olduğumu fark ediyorum. Birbirimizle öyle sarmaş dolaş olmadık; birbirimize tumturaklı sözler söyleme ihtiyacı hissetmedik. Hatta sanıyorum; tokalaşmadık bile. Sadece bakıştık. Yüzlerimizde tebessüm mü vardı nedir,
Reklam
''Dostuma da düşmanıma da mavi yolculuk yapmasını dilerim, çünkü bu güzel dünyada dost-düşman, o birleştirici hava içinde insanlığın gerçek birliğini duyarlar, yaşarlar.''
Sayfa 184Kitabı okudu
95. Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur: Allah Teâlâ buyurdu ki: “Kim benim bir dostuma düşmanlık ederse, ben ona karşı harp ilan ederim. Hiçbir kulum bana kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli bir amelle yaklaşamaz. Nafile ibadetlerle de sürekli bana yakınlaşır, öyle ki sonunda ben onu severim; onu sevince de işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, yürüyen ayağı olurum; benden bir şey isterse istediğini ona veririm, bana sığınırsa onu mutlaka korurum.” (B6502 Buhârî, Rikâk, 38)
Sayfa 131 - Diyanet İşleri Başkanlığı
Binlerce yıl sağılmışım, Korkunç atlılarıyla parçalamışlar Nazlı, seher - sabah uykularımı Hükümdarlar, saldırganlar, haydutlar, Haraç salmışlar üstüme. Ne İskender takmışım, Ne şah, ne sultan Göçüp gitmişler, gölgesiz! Selâm etmişim dostuma Ve fatura dayatmışım... Görüyor musun?
Sayfa 79 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Binlerce yıl sağılmışım, Korkunç atlılarıyla parçalamışlar Nazlı, seher-sabah uykularımı Hükümdarlar, saldırganlar, haydutlar, Haraç salmışlar üstüme. Ne İskender takmışım, Ne şah ne sultan Göçüp gitmişler, gölgesiz! Selam etmişim dostuma Ve dayatmışım... Görüyor musun ?
Sayfa 71 - Hasretinden Prangalar EksittimKitabı okudu
Reklam
932 öğeden 731 ile 740 arasındakiler gösteriliyor.