Aşk ki vardır, gerisi vesairedir.
Bu sefer nasıl bir giriş yapacağım hakkında hiçbir fikrim yok. Aşk izah edilebilir mi, belli kalıplara sığdırabilir mi? Kelime ile açıklanacak bir durum değil, his ile gösterilemeyen, eskiden beri kullanıldığı haliyle, midede kelebekler uçuşması vaziyetidir. Tabiatı dolayısıyla hareketsiz duran bir taşa anlam yüklemek, Sohrap Sepehri'nin
136 syf.
·
Not rated
Bir yerlerde kaldık, bir yerlerde ağladık, unuttuk yeni baştan tekrar ettik, ettik, ettik....
Savaş! Lanet değil lanetler olsun sana!!!
Ahhh toprak! Ah dünya! Ne çok kıymetlendirdik seni. Oysa ekip, biçip gidecektik...
Siyasetin dikenlerini hissettirmediği coğrafya kalmış mıdır?
Tarih kitaplarında ideolojik kısımlar yer alır. Komünizm
Ah bu yağmur,
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Tenimde acısız yatan bir bıçak
Bu yağmur yerde taş ve bende kemik
Dayandıkça çisil çisil yağacak
Bir yağmurdayım bir yağmur ki nasıl desem bir bahar günü ansızın yağan ama mutluluğu geçici bir yağmur,bir yağmur ki en ketum aralık yağmuru başı sevinç ortası hayal kırıklığı sonu olmayan ve yüzüme
Josef K bir şey yapmış olmalıydı çünkü hiçbir suçu olamamasına rağmen onu tutuklamışlardı. Kitap böyle başlar ve biz de kitap boyunca Josef K’nın neden tutuklandığını öğrenmek isteriz. Bu kitaptaki en büyük düğümdür ve bu düğümü her okuyan çözmeye çalışır ama bu düğümü çözmek için illa Josef K’nın neden tutuklandığını merak etmek yetmez ilk önce Kafkanın sistem eleştirirsini çözümlememiz gerekir. Kafka burada metaforlaştırdığı en büyük özne Josef K’dır çünkü Kafka burada bir sistem eleştirisi yapmıştır. Onun bu eleştirisi ise toplum içerisindeki insanların sürekli bir tutuklanma eyleminde olmalarıdır. Sistem toplumdaki herkesi her gün tutuklar bu durumu gözlemleyen kafka bunu da Josef K üzerinden okuyucuya aktarır.
Yani Josef K bir karakter değildir, toplumun bu sistemdeki vücut bulmuş halidir.
Kitap hakkında söylemem gereken en belirgin özelliği, kitabın gerçek anlamda çok eğlenceli oluşudur. Okurken en keyif aldığım kitaplardan biri Teklif. Çeviri yönünden bir tık aşağıda olmasına rağmen kitapta gülebileceğiniz çok sağlam diyaloglar vardı.
Son zamanlarda karamsar ruh halimize iyi gelecek kisa bir mola niteliğinde bir kitap. Tabi
Yaşam ve ölüm, birbirini tamamlayan bir döngü, var olabilmek için önce yok olmak mı gerekiyor? Her yıkım yeni bir doğuş mu? Evrenimiz bile bir patlamayla doğmadı mı?
.
Dünyaya dev bir asrtroit çarpmak üzere... Ordu ve bilim insanları tüm önlemleri aldı.. Binlerce insan atılacak füzelerle astroitin yok oluşunu izlemek için tepede beklemekte. Kaan ve eşi Sahra gibi.. Ancak atılan füze ve çarpışma sonrası, dünyaya isabet edecek yıldırımları kimse hesaba katmamıştı.. Ölen binlerce insan ve karnında bebeği ile üzerine yıldırım düşen Sahra gibi..
.
Sahra, yıldırımdan sağ kurtulamaz ama karnındaki bebeği yaşatmak için annesi ve Kaan ciddi bir mücadele verir. Algan doğduğunda ve büyümeye başladığında ondaki farklılıkları gören Kaan ve anneannesi için Algan çözülecek yeni bir bilimsel düğümdür...
.
Peki Algan 'daki değişiklik nedir? Algan, diğer tüm çocuklar gibi normal bir hayat yaşayabilecek mi? Devletin, derinliklerinde ne planlar yapılıyor? Kitap öyle bir yerde bitti ki, birkaç sayfa daha olmalı diye söylenirken buldum kendimi devam kitabı için şimdiden gün saymaya başladım bile
Binlerce yıldırım, kararan hayatlar, değişen yaşantılar, birbiri için çarpan yürekler, merhametsiz hırslı bilim adamları, kendini insanlığın iyiliğine adamış bilim insanları ve daha fazlası eserimizde der, ilgililerine tavsiye ederim. Alın okuyun arkadaşlar Hepinize şimdiden keyifli okumalar dilerim
