"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Hanım Demir'nın incelemesini görüp okumak istemiştim, incelmesi de gayet başarılı idi. Burdan ona sevgiler:)
#91122320
İnsanın, şöyle geriye dönüp bir sorgulaması gerekiyor, ne yaptım, neler yapacaktım, ne hallere düştüm? Bide bu güne bakmalı, ben ne haldeyim, ne yapıyorum, neler istiyorum,
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum.
-Sevgi,
Kilidi olmayan tek hazinedir.-
-Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Ayaklarımın altında yusyuvarlak
dönüyor dünya
ıssız dağların karlı ağzında donmuş bir yolcu derinlere kayıyor
Geçmişin titreyen eli sazdan örülmüş rüzgarlı kulübesi
Gerek yok sığınmaya
Ey her solukta gövdemi yutan zamanın muazzam ürperişi
Ruhum dünyanın çığlarını çağır
Seni sarıp döne döne götürecektir zaman
Aslında bu inceleme yazılmayacak ve sadece güzel bir eserin okunma hazzını bencilce kendime saklayacaktım ki bunu beceremedim. Öylesine dolanırken bu kitaba yazılmış ve en çok beğeni almış incelemenin neredeyse tamamının kopyala-yapıştır olmasından dolayı “kaygı” duydum ve yazmak istedim.
17 yüzyıl filozofu olan Kierkegaard günümüz bilimine de
Ey hüzünlü ruhum.
İhtiyar budala.
Kanının kanatlarında hırçın bir kıvılcım yanardı,
Umudun mahmuzu yavaşça dokunsa şaha kalkardın.
Ey şimdi her adımda derin derin soluyan hasta
İşe yaramaz beygir
Uzan olduğun yere dayanmasını bil.
Sönmeyen yanı var mı dünyanın...
Ruhum, acılarını örtün.
Ağır mermer tabutlarda uyanacak zamandır.
Yenilmiş yaralar
Gün doğmadan uyandım . Henüz sabah değil , gece ..
çok derinlerde hissettiğim köklerim bu günü özel kıldılar .. toprağın soğukluğunu, yaprakların kuru ama ıslak gövdelerini ayaklarımın altında hissediyorum. Belki yağmur yağmayacak ama onun şarkısını çok uzaktan da olsa işitebiliyorum . Senin kalbindeki sıcaklığı hissedebiliyorum . Hayat benim öğretmenim, vahşi ve yaban kalan yanım beni hep özgür kılacak. Bense yaradılışıma uysalca göz yumacağım. Büyüyeceğim, yol olacağım yolculuk yapacağım , kanat çırpacağım içimdeki mavi umut kelebeklerinden bağımsız, nehirde akan su olacağım, göklerde uçan kuş, toprak belki kim bilir hava olacağım . Köklerimi çok derinlere bırakıyorum, vazgeçmeden . Yol gösteren her bilgeye açığım, yolumu aydınlatan her ışığa meyilliyim, diriyim, açığım , uyanığım, inanıyorum Tanrı’nın merhameti bu gün benimle. Cesur olmayı seçiyorum, bilge olmayı seçiyorum, doğmayı ve doğurmayı seçiyorum. Ormanda yürümeyi seçiyorum, okyanusta yüzmeyi seçiyorum, nehir kıyısında sessizliği seçiyorum, uçurum kıyısında çığlığı seçiyorum..
Dünya üzerinde usul usul yürüyorum, Dünyam’ı kucaklıyorum . Yepyeni deneyimler için bir yolculuğa çıkıyorum ..
10/12