Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
280 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Bu kitabi okurken hayatta ne yaşaması gerekiyorsa yaşamış, zamanını doldurmuş ,gitmeden önce kendi kafasındaki sorulara cevap arayan bir adam geliyor gözünüzün önüne. .sanki kitabı yazdıktan sonra son sayfayı imzalayıp, kapağını kapatan ve bir daha bildiğimiz dünya ile yolu hiç kesismeyen bir adam ...ben onu hayalimde canlandırırken ruh olarak
Serbest Düşüş
Serbest DüşüşWilliam Golding · İş Bankası Kültür Yayınları · 2016764 okunma
"Ağustos Ayı" Hikaye Etkinliği / Yeni Dünya İpilsa
(Öncelikle karakterleri tanıtmak isterim. İnsanların fiziksel yapılarını hayal edebilmeniz için. Betimlemede yirmi sayfadan daha fazla süreceğinden dolayı, öncelikli olarak karakterlere kısa şekliyle yer vermek istedim ) Simona (erkek, sütbeyaz ten - tirnak renkleri mavi çekik gözlü, (eflatun gözlü) 1.47 boyunda ülke boy ortalamasının on
Reklam
Dünya bir boya ve renk sergisi, bir makyaj salonu, sanatkar, coşkun, müsrif bir kudretin, güneşin idare ettiği bir takıp takıştırma, süslenip püslenme müessesesiydi.
138 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Merhabalar güzel bir kitabın daha sonuna gelmiş bulunuyorum. Sait Faik yine bize güzel bir hikaye yazıp birşeyler anlatmış hikayeler yine hemen herkesin yanı başın da olan hikaye gibi. Gayet samimi içten insan okurken sanki Sait Faik’i görür gibi oluyor . Sait Faik’i birde Başka bir yazar olan Haldun Taner’in yazdıklarıyla tanıyalım. Sait
Semaver
SemaverSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 201311,7bin okunma
374 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Bu kitabı ne zaman,nasıl,nerede ve kimden görüp de okunacaklar listeme ekledim, bilmiyorum.Daha önce okumadigim bir yazar. Tanımıyorum. Kitabın sonlarına doğru yazarı bir araştırayım dedim ve yazarın erkek olduğunu gördüm. Oysaki ben kadın yazar sanıyordum .Sebebini bilmiyorum. Belki ana kahramanın kadın olması, belki kadın dilli olması buna etkendi. Belki de nezaketi en çok kadınlara yakistirdigimdandi. Konu 1930'lu yılların Newyork'unda geciyor.Bir nevi asıl kahraman Newyork. Büyük buhran sonrası ikinci dunya savasi öncesi ekonomik olarak kendini toparlamaya çalışan bir ülke var.Alt sınıflardan gelip yırtmaya çalışan, üst sınıfa atlamaya çalışan, kurtuluşu bunda gören kadın erkek bir sürü genç var.Ama bunların yani sıra kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, huzuru kitaplarda bulan ,olgun düşünceli Katey var. Özellikle Charles Dickens'in Büyük Umutlar ve Thoroeu 'nun Walden kitaplarına göndermeler de yer almış romanda. Washington'un 101 maddeden oluşan Nezaket Kurallarına da yer verilmiş. Hatta kitabın sonuna bu maddeler eklenmiş. Tinker karakterinin yol göstericisi maddelerdir bunlar.Kitaptaki olay örgüsünden çok bahsetmek istemiyorum.Büyüsü kaçıyor. 1960'lı yıllardan geçmişe bir yolculuk var.Bir fotoğraf sergisi sayesinde. Bu kadarı yeterlidir sanırım.Çok çabuk okunacak kitap bazı nedenlerden biraz geç bitti.Yazarın diğer kitabını da listeye ekledim.
Nezaket Kuralları
Nezaket KurallarıAmor Towles · Hep Kitap Yayınları · 202130 okunma
Çürümüş ruhlar sergisi dünya...
Reklam
146 syf.
·
Puan vermedi
·
22 saatte okudu
Doğma Yavrum Dünya Çok Kalabalık
Anı Mektup Günlük Edebiyat türünde ki, kitapta küçük küçük Bölümlerden oluşuyor. Bu tür kitaplara nasıl bir inceleme yazılır bilemedim doğrusu... Sanırım ilk kez okuyacak okurlara kitabın yazarı hakkında bilgi vermek en iyisi diye düşündüm. Alttaki alıntıyı kitabın giriş bölümünden alıntılayıp yazdım. İyi okumalar, kitaplarla kalın...
Armağan Portakal
Armağan Portakal
Kimdir? 1969 doğumlu, Çevre Mühendisi ama özell sektörde pazarlama kariyeri yaptı. 2005 yılında istifa ederek kurumsal hayat dışına çıktı ve freelance pazarlama yol arkadaşlığı sistemini kurdu. Geziyor, fotoğraf çekiyor, yazıyor. Gezilerinde kentlerin bıraktığı hislere odaklanıyor. Armagan'ın penceresi adı altında iki kişisel fotoğraf sergisi açtı, tüm gelirini Türkiye Görme Özürlüler kitaplığı'na bağışladı. Fotoğraflarıyla karma sergilere katıldı. Tesadüf ve Pencere isimli, kızlarım dediği kitapları var. 2kadinanadoluda.com ekibinde yer alıyor. Hayatta ilham aldığı insanlar var ve "ilham alıyorsam, ilham vermeliyim, zincir tamamlansın" diye düşünüyor. Paylaşmak için mükemmel olmayı beklemiyor. "Hergün bir tutam alınteri ve emek kemikleri güçlendirir. İnsanı dik tutar." diyor.
Fatih Portakal
Fatih Portakal
ile evli, 2015 yılında Torlak Çiftliği'ni kurdu. Zeytine hayran, zeytinciliği öğreniyor. Artık o, toprağın ritminde yaşayan bir çiftci kadın.
Doğma Yavrum Dünya Çok Kalabalık
Doğma Yavrum Dünya Çok KalabalıkArmağan Portakal · Doğan Kitap · 2018109 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Sabahattin Aliyi Anlamak
- Sabahattin Aliyi tanımak Sabahattin Ali gibi düşünmek ile başlar. Aşkın en güzel en yalın halini anlatan adamdan bahsediyorum size. - Beni duyabiliyor musunuz? Herkes sevgiyi anlatır. Herkes dile gelmesini bekler. Ama aşk tesadüflere inanan insanlarda gizlidir. - Neden mi dersiniz? - Basit oldukça basit - Çünkü aşk bu hayatta
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021313,6bin okunma
"Yalan dünya Allah vergisi Kul sergisi İnsanın, insana gerçek olmalı sevgisi.."
"Yalan dünya Allah vergisi Kul sergisi İnsanın, insana gerçek olmalı sevgisi.."
Reklam
Güneş doğmuştu. Altın renkli serin bir ışık yağmuru, örümcek ağlarının üzerine boşalmış, sabahleyin pırlanta sergisi gibi parlayan bu milyonlarca çiy tanesini sanki altın yuvarlacıklara dönüştürmüştü. Temel Çavuş, bunlara bakarak; "Ne yaşanası dünya" diye düşündü, "yalnız yiyecek bir lokma ekmeği olsa da şu güzel şeyleri seyretmeye vakit bulsa!"
Sayfa 35 - TekinYayineviBaski4Kitabı okudu
307 syf.
10/10 puan verdi
İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Bir Varoluş Öyküsü
Ayşe Hazar Köksal’ın son derece titiz ve belgelere dayanarak hazırladığı kitap, Türkiye’de plastik sanatların doğuşunu, gelişimini, özerklik ve görünür olma mücadelesini, Türkiye’nin ilk Modern Sanat Müzesi’nin varoluş hikayesi üzerinden anlatıyor. Osman Hamdi Bey ve çağdaşı ressamlardan itibaren kurulan ve Halil Edhem’in ete kemiğe büründürdüğü
Resim ve Heykel Müzesi - Bir Varoluş Öyküsü
Resim ve Heykel Müzesi - Bir Varoluş ÖyküsüAyşe Hazar Köksal · İletişim Yayıncılık · 20213 okunma
Nasıl maddî hava fena ise, fena tesir ediyor. Manevî hava da bozulsa, herkesin istidadına göre bir sarsıntı verir. Şuhur-u selâse ve muharremede Âlem-i İslâm manevî havası, umum ehl-i imanın âhiret kazancına ve ticaretine ciddî teveccühleri ve himmetleri ve tenvirleri o havayı safileştiriyor, güzelleştiriyor. Müdhiş ârızalara ve fırtınalara mukabele ediyor. Herkes o sayede ve sayesinde derecesine göre istifade eder.Fakat o şuhur-u mübareke gittikten sonra, âdeta o âhiret ticaretinin meşheri ve pazarı değiştiği gibi; dünya sergisi açılmağa başlıyor. Ekser himmetler, bir derece vaziyeti değişiyor. Havayı tesmim eden buharat-ı müzahrefe o manevî havayı bozar. Herkes derecesine göre ondan zedelenir.
96 syf.
10/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Cezanne- İzlenimciler
Cezanne'yi okurken kafamda birçok düşünce doğdu. Öncelikle belirtmek isterim ki Cezanne okuduğum ressamlar arasında en azimli ve en kararlı olanı. Hemen hemen katılmak istediği tüm sergilerden ret cevabı almış, dönemin çoğu sanat eleştirmeni tarafından eserleri gülünç, basit ve başarısız bulunmuş ancak o asla kendini en iyi ifade ettiği
Cezanne
CezanneFirdevs Candil Erdoğan · Hayalperest Yayınevi · 201743 okunma
124 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.