“Dünyada insan birbirini sevmeli! Sevmezse günler tükenmez! Sevmezse dünya zindan olur. Sevmezse yaşadığının farkına varamaz. Sen somurt, komşun somurtsun, ne olacak sonu? İnsan dediğin dünyada sevişmeli kızım!..”
Eğer ilminiz ayrı, aklınız ayrı, sözünüz ayrı, hareketleriniz ayrı olursa bütün hayatınız bir çelişkiler yumağı haline gelir, hiçbir haliniz samimi olmaz. Kendinize karşı dahi dürüst olamazsınız. Demek oluyor ki, tevhîdi sağlayamayanlar kendilerine ve insanlığa karşı münafık karakterleri ile muamele etmeye başlarlar. İşte o zaman gözünüzün önünde değişik bir dünya görürsünüz, darlıklar ve sıkıntılarla boğuşmaya başlarsınız, tatmin olmayan nefsinizin esaretine girerek, dünyanızı zindan haline getirirsiniz. Halbuki bu dünya hayır üzere kullanıldığı müddet cennet misali bir mekandır. İnsanlar sahip olduklarına kanaat ve adalete riayet ettikleri zaman darlık ortadan kaybolarak onun yerini Allah Teala'nın lütuf ve ihsanları alır.
Seni, anlatabilmek seni.
İyi çocuklara, kahramanlara.
Seni, anlatabilmek seni,
Namussuza, haldan bilmez,
Kahpe yalana.
Ard-arda kaç zemheri,
Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu.
Dışarda gürül - gürül akan bir dünya...
Bir ben uyumadım,
Kaç leylim bahar,
Hasretinden prangalar eskittim.
Saçlarına kan gülleri takayım,
Bir o yana,
Bir bu yana....