Hârise İbni Sürâka Bedir Savaşı'nda öncü kuvvetler arasında bulunan bir gençti. Efendimiz'in hizmetkârı Enes'in halasının oğluydu. Kuyudan su içerken düşmanın fırlattığı bir okla hayatını kaybetti. Savaş bitip de gâziler Medine'ye dönünce annesi Resûl-i Ekrem'in huzuruna çıktı: - Yâ Resûlullah! dedi. Hârise'yi ne
Dar kapıdan girmeye çabalayın. Çünkü kişiyi yıkıma götüren kapı büyük ve yol geniştir. Bu kapıdan girenler çoktur. Yaşama götüren kapı ise dar, yol da çetindir. Bu yolu bulanlar azdır. ( Matta Luk.13:24)
Beled Suresine dair okurken aklıma Andre Gide'nin şimdilik iki kez okuduğum Dar Kapı isimli kitabı geldi. Daha önce kitaba dair aldığım
Yalnız değilsin! Ne senin derdin küçük, ne benim derdim büyük!
Doğarken kulağımıza;
"Her şey mükemmel olacak!" söylenmedi.
İnsan yer yüzüne de Cennet'ten kovularak gönderildi.
En büyük imtahanı veriyoruz. Öğretmen Hayat, sorular zor yerlerden geliyor. Kimimiz sınava çalışmadık bile. Hazırlıksız yakalandık. Geçemediği sınavlardan sınıfta kalanlarımız da oluyor. Kimler yeniden toparlıyor? Motivasyonu kendinde bulanlar. Evet, kendinde. Ama kimse öyle kaynak olmadan da sınava çalışamaz. Kaynak nedir biliyor musunuz? O! Dua. Her ne olursa olsun, yılmadan, inanarak, bana O yeter diyerek, devam edin. Başarıya giden yol, çalışmaktan geçer. Bu herkes için, hayatın her evresinde geçerli.
Şimdi konuşmak kolay, klavye arkasından yazmak kolay diyenlere de, benim hayatımı yaşamadan, ahkam kesmeğin derim.
Kimsenin acısı kıyas konusu bile olamaz.
Kimisi açlıkla sınava girer, kimisi savaşla. Kimisi sağlıkla, kimisi çocuğuyla. Bazılarımız da aşk acısıyla. Küçümsemeyin, "Seninki de dert mi?" demeyin. Herkesin gücü aynı derdi kaldırmaya yetmiyor bazen.
Yargılamayın! Günahsız kul olmaz! Herkesin günahı Rabbiyle onun arasında.
Çok mu canınız yanıyor? Anlamayı deneyin. Kınadığını yaşamadan ölmez insan. Yaşattığını yaşamadan da göçmez bu dünyadan.
Tek çare var, kendine güvenerek Rabbi'ne sığınmak. O neylerse güzel eyler... Bazen karanlık gece gelir, ardından doğacak Güneş'i düşünmez insan.
Şuan en zor olanı, yarın anı olarak hatırlayacaksın.
Şuan en mutlusun belki, yarın en tatlı anılar bile mazi olacaktır.
Hani ne yazıyordu sultanın yüzüğünde?
"BU DA GEÇER YA HU!"
Kitabsever
NEDEN ŞAŞKINA DÖNDÜ MÜSLÜMANLAR?
Daha düne kadar Kuran okuyor,
Hadis öğreniyor,
islamı öğrenmek için kapı kapı dolaşıyor,
Programlar düzenliyor,
Müslümanların çağrıldığı programlara katılıyor,
Bilgimize bilgi, amelimize amel katmaya çalışıyorduk.
Bunlarla da yetinmiyor,
Bilgilerimizi evimizde çocuklarımızla paylaşıyor,
Onların da Cenneti
❥︎ En bi Sevdiklerimden...
youtu.be/Nj7W1x5-ob4
Aşıkız Muhammed’e İnandık o sermede
Şanı büyük Ahmed’e Kavuştur Rabbim/Mevlam bizi
****
Sultanlar sultanına Ol şefaat karına
Dertliler dermanına Kavuştur Rabbim/Mevlam bizi
****
Dünyada Ravzasına ukbada rızasına
Cennette sefasına Kavuştur Rabbim/Mevlam bizi
****
Hak yolda duranlara Ünsiyet kuranlara
Mahbubu bulanlara Kavuştur Rabbim/Mevlam bizi
****
Cennete girenlere Kevserden içenlere
Rahmete erenlere Kavuştur Rabbim/Mevlam bizi
𝑨𝒎𝒊𝒏....
"Her arayan bulamaz ama bulanlar kaybolanlardır. Senin dolaştığın vadileri tanıyorum, kaybolsan da elini tutma ihtimalim var. Bir yamaçta ansızın karşılaşabiliriz. İkimiz de o uçsuz bucaksız yolu, o inanılmaz yeşilliği arıyoruz. Bu dünyada ruha sürur verecek bir cennet, sahici bir karşılaşma, yüreğin neşidelerine ötelerden gelecek bir yankı.
Her birimiz bu dünyada hissedildiğimizi hissetmek istiyoruz. Ben de diyorum ki O'nun her yerde lütfu var. İzleri takip et. Duyulmayanı duy, görülmeyeni gör. Kalbinle gör, kalbinle duy. Diyorum ki elbet bulunur/ iyi bir hal üzere olan kişi."
Kemal SAYAR