Aşk'ı YARATANI TANIMAK...
Mısır´ın en güzel kadını? Mısır azizi Potifar´ın karısı.. Hz. Yusuf´a sadık bir âşık? Bir güzellik abidesi Züleyha?
Keşke Çanakkale Geçilseydi!
Çanakkale Savaşı’nın, daha doğrusu Çanakkale Deniz Savaşları Zaferi’nin üzerinden 105 yıl geçti, 106’sını kutladık… Kara savaşlarıyla birlikte, halkımızın gurur kaynaklarından birisi Çanakkale Zaferi’miz. Emperyalizmi, onca yoksulluk içinde dünyanın en güçlü ordularını bir süreliğine de olsa yendiğimiz, on binlerce şehit verdiğimiz bir ulu
Reklam
Küresel Güçlerin Döviz ve Ambargo Oyunları İle Kurumları, Hükümetleri ve Dünyayı Manupüle Etme Çabaları Hakkında (2) 1997 Yılının 4 Nisanında Hakk’tan emri alıp uçmağa varınca Başbuğ Onun yanından hiç ayrılmamış, her çileye katlanmış, her türlü cefayı beraber göğüsleyip, davayı omuzlamış her devirde MDK, MKK ve MYK’sında yer almış, Başkanlık
Geçmişte yaşayan her insan gibi Günlerim seni düşünerek geçiyor Yeni anılar yaratamıyoruz artık seninle Çaresizce Eski anılarımla avunuyorum bir başıma Her gün başka bir eski anımızda Kavuşuyorum sana, sarı saçlarına. Başkaları ile yeni anılar yaratmaya Korkar oldum seni düşlerde bile aldatmaya Çaresizce Zihnimdeki seninle avunuyorum
hayıryanisenkimsin
Zeytin, dut, beyaz/siyah üzümdür benim doğduğum toprağın vazgeçilmezleri. Bahçemizdeki dut ağaçlarının yeri bambaşka. 4 tane bir-birinin kol-budağı boyunca dikilmiş. Ben en küçük, en genç olanı severim en çok, yani onunla aramızdakı şimdiyedek de öyle-böyle değil. O muazzamca, yüce, "kibirli", en büyük olan benle yaşıt. Şimdi alt tarafı
Güzel Bir Hikaye
😔Öğretmenliğe başladığımda, bir de baktım, ufak tefek armağanlar beliriyor. Takvim, dolma kalem, not defteri.. hiçbirini almadım. “sakın bana bir şey getirmeye kalkmayın.” dedim. Bunun lafta kalmadığı, ne kadar kararlı olduğum anlaşılınca armağan verme “teşebbüs"leri kesildi. Bu ilkemi sadece bir kere bozdum. Karadenizli bir kız vardı sınıfta. Andersen'in kibritçi kız'ı. Yoksullar arasında en yoksulu ama inanılmaz derecede onurluydu. Kimseye göstermek istemezdi yoksulluğunu. Hüzünlü, acılı yüzüne her bakışımda yüreğimin ortasına incecik bir bıçak saplanırdı. Bir kış günü ders arasında sınıftan çıkmadım. pencereye gidip dışarıyı seyretmeye koyuldum. Yağmur çiseliyor. Kapının önünde bir simitçiyle bir tatlıcı çene çalıyor. Karadenizli kızı gördüm birden. Koşarak simitçiye gitti, bir simit aldı, yine koşarak okula döndü. Koridorlarda oynayan öteki öğrencilerin yanına. O güne kadar bir kerecik bile simit görmemiştim elinde. Kapı vuruldu. Açıldı. Döndüm. Karadenizli kız. Simiti uzattı. "al, öğretmenim.” dedi. “biliyorsun” dedim, “ben..” sözümü kesti. “yiyeceksin!” diye bağırdı. “sana aldım! sen bizim için neler yapıyorsun!” simiti elime tutuşturdu. koşarak çıktı. O simiti yedim. Dünyanın en acı; ama en lezzetli simitiydi. İyi ki ders arasındaydık. İyi ki çocuklar koridordaydı. İyi ki hiçbiri onu nasıl boğazım düğümlenerek yediğimi görmüyordu.😔
Reklam
255 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.