İkisi birbirine bağlı toplam üç uzun hikayeden oluşuyor bu kitap. Genç yazar Yoshimoto’nun ümit veren, akıcı üslubu ile okuyucuyu içine çekiveren, insanın iç dünyasına odaklanan, başarılı öyküleri bunlar.
Yaşam öyküsünden de anlıyoruz ki, mutfak Yashimoto’nun tutkusu. Nitekim bir restaurantta garson olarak çalışırken yazdığı ve uluslararası
Oysa benim dostlarım dünyanın gelmiş geçmiş en akıllı ve en yaratıcı insanları: Aristoteles, Platon, İbn Rüşd, Faulkner,
Homeros, Nietzsche, İbn Haldun...
Bunları hangi maddiyatla bir tutabilirsin?”
Şehzade, madalyonu Balbi’ye geri verdi.
“Nergis çiçeğinin hikâyesini bilir misiniz siz?” diye sordu şehzade.
Balbi, sesini çıkarmayınca şehzade devam etti:
“Aslında sizin daha iyi bilmeniz gerekir, Yunan mitolojisinden gelen bir öykü… Nergis adında güzel bir genç varmış. O kadar yakışıklıymış ki onu gören bütün kadınlar aşık oluyorlarmış. Günün birinde bir nehrin kenarına oturmuş ve kendi yansımasını izlemeye başlamış. Kendine bakmaya doyamıyormuş. Kendi güzelliğine öyle kapılmış ki orada günlerce, haftalarca sürekli kendine bakmış. Ta ki o nehrin kenarında ölüp de şimdi kendisine nergis dediğimiz çiçeğe dönüşünceye kadar.”
“Demek o yüzden bu çiçeğin rengi açlıktan sararıp solan insan gibi bembeyaz.”
“Ve bir nehrin kenarında sürekli kendini izleyen insan gibi boynu bükük… Okuduğum tarih kitaplarından öğrendiğim bir şey varsa o da hiçbir gücün ebediyeti yakalayamadığı. Enaniyet ise sonu yaklaşanların en büyük habercisi…”
Yıl 1942... İkinci Dünya Savaşı’nın en karanlık günleri yaşanmakta... Avrupa boydan boya faşizmin boyunduruğu altındadır. Sovyetler Birliği’ne saldırısının ikinci yılında, hızla Kafkasya’daki petrol yataklarına ilerleyen Nazi Ordusu’nun önüne son bir engel çıkmaktadır: Stalingrad şehri. Son direnç noktası.
Haritada bir noktadan fazla bir yer kaplamayan bu şehir, kelimenin tam anlamıyla faşizme karşı direnmenin sembolü haline gelmiştir. Nazi işgali altındaki Paris’ten, Prag’a, Varşova Getto’sundan, toplama kamplarından, Yugoslavya dağlarından; SSCB’nin diğer şehirlerine, hatta Londra’ya, Washington’a dek tüm dünyanın nefesini tutarak sonucunu beklediği bir çarpışmadır, Volga nehrinin kıyısında yaşanan çarpışma. Stalingrad savaşı, Nazilerin o ana değin aldıkları en büyük yenilgidir ve her yerde coşkuyla karşılanmış, umut ışığı olmuştur.
Okuyan insan, dünyanın aklına yaslar sırtını...benim dostlarım dünyanın gelmiş geçmiş en akıllı ve en yaratıcı insanları: Aristotales, Platon, İbn Rüşd, Faulkner, Homeros, Nietzsche, İbn Haldun... Bunları hangi maddiyatla bir tutabilirsin?
Tanrı, içindeki tahammülfersa boşluğu doldurmak için evreni yaratır. Evrenin içine gezegenleri, gezegenlerin içine dünyayı, dünyanın içine hayatı, hayatın içine insanı yerleştirir. Ve onun içine koyacak bir şey bulamaz. İşte insan denen tuhaf hayvanın, varlıkların en yücesi ve en anlamsızı kılınışının hikayesi. Evrenin orasını burasını felsefeyle, sanatla, aşkla, hayatta ironik bir biçimde Tanrıyla bezerken, ortak anlamsızların en küçüğünün elbette bir gerçeği unutması gerekmektedir.: Hakikatte bütün kitaplar sayfaları doldurmak için yazılır.
Evet bazı hayatlar vardır ve ben buna sorunların içinde hayatlar vardır diyorum çünkü her canlının bir hayatı vardır yaşamak zorunda olduğu süre içerisinde sorunların sebebini hayatında bulur. Ama durum tam olarak bu değildir. İnsan denen varlık hep sorunların kaynağını kendinde arar yapmayın ! Ailenizi seçebildiniz mi ? Hayır Cinsiyetinizi seçebildiniz mi ? Hayır Başınıza gelmiş kötü olayları engelleyebildinizmi ? Hayır Hayatınıza aldığınız insanların size karşı yaptığı hatayı size verdiği zararı engelleyebildiniz mi ? Hayır bunun gibi binlerce sorunun cevabı Hayırdan geçer ve engellenemez müdahale edilemez. Örneğin siz dünyanın en iyi araç kullanan kurallara uyan en yetenekli şöförüsünüz kaza yapmayacağınızı bilyorsunuz ama başkasının size gelip çarpmayacağını bilemezsiniz nitekim herşeyi bilerek yaşamak zorunda değiliz. Ve herkesin bir hikayesi vardır bazı sorunların önüne geçilemez bu sorunları zararını hafif atlatmanın iki yolu vardır 1. Si kendine olan özgüveni korumak 2.si sizi mutsuzsuz eden insanlardan uzaklaşmak bu ikisi uygulanıldığı takdirde çok farklı bir hayat bakış açısı ve çevrenizde kaliteli insanlar olacaktır buda sizi ileriye taşıyacaktır
“İnsan her şeyi anlatamaz, zaten kelimeler de her şeyi anlatmaya yetmez...”
Yasak bir aşk hikayesi…. Dünyanın en güzel aşk öyküsü olarak adlandırılıp birçok dile çevrilmiş, güzeldi, güçlü bir kadının hikayesi. İffetsiz olarak niteleyenler de olacaktır.
Kendisini; Mütevazi Anlatıcınız, dostunuz olarak tanımlayan ve sürekli kardeşlerim diye hitap eden -aslında herkese kardeşlerim diye hitap eden- kitabımızın kahramanı Alex’in hayat hikayesini anlatıyor
Anthony Burgess . Yazar hakkında kitabın arkasında yazan şey gerçekten ilginçti. Beyin tümörü nedeniyle yazara 1 yıl ömür biçiliyor ve eşinin geçimini