Benliğini yitirmiş bir insan daha ne kadar tehlikeli olabilir ?
‘İnsan bilimi’ dediğimiz şey insanı araştırmakla başlar. Antropoloji, sosyoloji, psikoloji açısından ve sosyal açıdan, her yanı ile insanı araştırmak... Ama hangi insanı? Çünkü insanlar delirdiler. Yakıp yıkıyorlar dünyayı. Orada burada savaşlar, bir avuç toprak için cinayetler, özgürlüklere faşist baskısı, daha bir sürü canavarlıklar sürüp gidiyor. İçimizdeki çocuğu yok ettik, onun saflığını saklayamadık, aydınlıklar alacakaranlığa dönüştü. Doğayı bile kirletmeyi başardık sonunda. Gökyüzünü deldik, nehirleri, denizleri pislettik, suları zehirledik.
Önsöz
Kalabalığız, hem de çok. Büyükşehirlerde neredeyse yollarda yürüyemeyeceğiz. Kalabalıklar olarak dün yada sömürmediğimiz şey kaldı mı acaba? Yeraltını, yerüstünü, esen rüzgârı bile sömürdük. Her şey bizim için. Her şey insanlar için belledik. Yerdeki yılanın derisini ayağımıza geçirdik, kuzunun postunu sırtımıza. Önümüze çıkan ağacın meyvesini
Sayfa 7 - destek yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Her şey bizim için. Her şey insanlar için belledik. Yerdeki yılanın derisini ayağımıza geçirdik, kuzunun postunu sırtımıza. Önümüze çıkan ağacın meyvesini yedik, yemekle kalmadık, onu ona aşıladık, bunu şuna, yeni türler ürettik. Düşünün ki bir enginarı bulduk, o sert kabuklarını tek tek soyduk, kalbine ulaştık, tüylerini yolduk, pişirdik, onu da
Sayfa 5 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Önsöz gibi önsöz...
Kalabalığız. Hem de çok. Büyük şehirlerde neredeyse yollarda yürüyemeyeceğiz. Kalabalıklar olarak dünyada sömürmediğimiz şey kaldı mı acaba? Yer altını, yer üstünü, esen rüzgarı bile sömürdük. Her şeyi bizim için, her şeyi insanlar için belledik. Yerdeki yılanın derisini ayağımıza geçirdik. Kuzunun postunu sırtımıza. Önümüze çıkan ağacın meyvesini
Önsöz
Kalabalığız hem de çok. Büyük şehirlerde neredeyse yollarda yürüyemeyeceğiz. Kalabalıklar olarak dünyada sömürmediğimiz şey kaldı mı acaba? Yer altını, yer üstünü, esen rüzgarı bile sömürdük. Her şey bizim için. Her şey insanlar için belledik. Yerdeki yılanın derisini ayağımıza geçirdik, kuzunun postunu sırtımıza. Önümüze çıkan ağacın meyvesini
Sayfa 5 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Çünkü insanlar delirdiler. Yakıp yıkıyorlar dünyayı. Orada burada savaşlar, bir avuç toprak için cinayetler, özgürlüklere faşist baskısı, daha bir sürü canavarlıklar sürüp gidiyor. İçimizdeki çocuğu yok ettik, onun saflığını saklayamadık, aydınlıklar alacakaranlığa dönüştü. Doğayı bile kirletmeyi başardık sonunda. Gökyüzünü deldik, nehirleri, denizleri pislettik, suları zehirledik
Reklam
Dünyayı pislettik!
"Doğru, lanet bir dünyada yaşıyoruz. Her yer pislik kokuyor. Etraf uyuşturucu bağimlılarıyla dolu. Ve bunun nedeni de artık pis bir dünyada yaşamak zorunda olmamız."
'"İnsan bilimi' dediğimiz şey insanı araştırmakla baş­lar. Antropoloji, sosyoloji, psikoloji açısından ve sosyal açıdan, her yanı ile insanı araştırmak ... Ama hangi insa­nı? Çünkü insanlar delirdiler. Yakıp yıkıyorlar dünyayı. Orada burada savaşlar, bir avuç toprak için cinayetler, öz­gürlüklere faşist baskısı, daha bir sürü canavarlıklar sü­rüp gidiyor. İçimizdeki çocuğu yok ettik, onun safiığını saklayamadık, aydınlıklar alacakaranlığa dönüştü. Doğa­yı bile kirletmeyi başardık sonunda. Gökyüzünü deldik, ne­hirleri, denizleri pislettik, suları zehirledik. Gene de biz, doktorlar, dışarıdaki savaşlara karşı elimiz kolumuz bağlı kalsa bile içimizdeki savaşları bilimle yenmeye çabalıyo­ruz. Hastanın içindeki korkuları, parçalanmaları önle­mek, yenmek için onu gerçeklere doğru sürüyoruz. Genel­likle susup karşımızdakini konuşturmaya zorlamamızın nedeni bu. Çünkü aydınlık, konuşulan sözcüklerin içinde. Konuşmaya karar verdiğimizde anlamaya başlıyoruz, da­ha doğrusu kendimizi buluyoruz.
Dünyayı pislettik!
“Doğru, lanet bir dünyada yaşıyoruz. Her yer pislik kokuyor. Etraf uyuşturucu bağımlılarıyla dolu. Ve bunun nedeni de artık pis bir dünyada yaşamak zorunda olmamız.”
Sayfa 111 - KoridorKitabı okudu
Kalabalığız hem de çok. Büyük şehirlerde neredeyse yollarda yürüyemeyeceğiz. Kalabalıklar olarak dünyada sömürmediğimiz şey kaldı mı acaba? Yer altını, yer üstünü, esen rüzgarı bile sömürdük. Her şey bizim için. Her şey insanlar için belledik. Yerdeki yılanın derisini ayağımıza geçirdik, kuzunun postunu sırtımıza. Önümüze çıkan ağacın meyvesini
Reklam
- Kalabalığız, hem de çok. Büyükşehirlerde neredeyse yollarda yürüyemeyeceğiz. Kalabalıklar olarak dünyada sömürmediğimiz şey kaldı mı acaba? Yeraltını, yerüstü, esen rüzgârı bile sömürdük. Her şey bizim için. Her şey insanlar için belledik. Yerdeki yılanın derisini ayağımıza geçirdik, kuzunun postunu sırtımıza. Önümüze çıkan ağacın meyvesini