Diyelim ki kisi cevresine karsi kendisini gucsuz ve etkisiz hissediyor ancak hayata devam etmenin, edilgen bir tavir ve "baskalarina yaslanmak" seklini alan baska bir yolunu kesfediyor. Bu kisi kendi direncini gelistirmez, guclu olan diger insanlara yaslanir fakat onlarin destegini hak etmek zorundadir. Bu yuzden hem muhtac hem de verileni hak eden biri gibi davranir. Bu onun hayattaki ben-merkezci durusudur. O her zaman yardiminiza ihtiyac duyan ve o yardimi neden yapmaniz gerektigine dair butun gercekleri size tek tek siralayabilen kisidir. Ona yardim etmediginizde kotu bir insan olursunuz.
Bu kisiye dair soylenebilecek bir sey varsa o da son derece sıkıcı birisi oldugudur. Canlarini yeterince sıktıgında insanlar onu desteklemeyi birakacaklardir. Iste o zaman kendini tehlikede hisseder, kaygi yasar. Baskalarina tutunan ben-merkezci tavrini surdurebilmek icin bastirdigi nitelikler "CESARET ve DURUSTLUK" tur ki bunlar cokca aranan ozelliklerdir. Fakat onun baskalarina tutunan kisiligi bu niteliklere şeytan gozuyle bakar ve onlardan ölesiye korkar. Bastirilan bu nitelikler gercekten tehlikeli hale gelebilir.
Analitik Çalışmalar,Felsefi Çalışmalar,Toplum Görenekleri olarak üç ana bölümden oluşan Toplum Görenekleri’ninse altı alt başlığı bulunan İnsanlık Komedyası’nın en özel romanlarındandır.Köylüler, Toplum Görenekler’in(Töre) Taşra Yaşamı alt başlığına aittir.Balzac,(Töre)Toplum Görenekleri’nde bireysel davranışların toplumsal etkilerini işler.Bu
"İnsanların ‘Sana karşı dürüst olacağım' demesi ne kadar da berbat ve sahtekârca bir hareket. Neler çeviriyorsun sevgili dostum? Dürüstlük senin söylemene ihtiyaç kalmadan herkes tarafından görülebilir, sesinin tonundan ve gözlerindeki ışıktan anlaşılır olmalı. Âşık olduğun kişinin bir bakışından nasıl anlarsın her şeyi? İşte aynen öyle olmalı.
-Marcus Aurelius