Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Çoğu zaman akıl düşgücünü boğar. Ve bu da kötü bir şeydir, çünkü düşgücü olmadan gerçekten yeni bir şey çıkmaz ortaya.
Sayfa 499Kitabı okudu
Çoğu zaman akıl düşgücünü boğar. Ve bu da kötü bir şeydir, çünkü düşgücü olmadan gerçekten yeni bir şey çıkmaz ortaya.
Sayfa 499Kitabı okudu
Reklam
AKLINI BAŞINDAN ALIR İNSANIN! NE DÜŞ BIRAKIR, NE DÜŞGÜCÜ, İNANIN! AKIL ERDİREMEZ ARTIK HİÇBİR ŞEYE! ÇOCUĞUN ADI ÇIKAR KUŞ BEYİNLİYE, NE HAYAL DÜNYASI, NE PERİ MASALI, KESİLİR TEPEDEN TIRNAĞA KASKATI! KAFAYI BİR TEK TELEVİZYONA TAKAR! ÖYLE OTURUR, BOŞ GÖZLERLE BAKAR!
Sayfa 185 - Can ÇocukKitabı okudu
"serüven tutkusu deyin isterseniz. ama ben gerçeğin araştırılmasından yanayım." "ne gerçeği?" "kendi gerçeğimiz. yüzüme öyle şaşkın şaşkın bakmayın. bir zamanlar siz de bizim gibiydiniz, kuşkusuz. yoksa şimdi burada olmazdınız. sonra birden korkuverdiniz. oysa insan düşgücünü kullanmaktan korkmamalı. düşgücü kullanmaktan korkanlar günün birinde gerçeklik duygusunu da yitirirler, başkalarının da gerçek diye sundukları yalanları kabullenirler. bu yüzden kıyıcı olurlar."
Sayfa 108Kitabı okudu
Ütopyalara gerçekten de inananlardanım ben. Şu son yüzyılda, düşgücü açısından en çılgın bilimkurgu yazarlarının bile aklının alamayacağı yenilikler icat edildiğini düşünürsek, ütopyalara inanmamanın yolu var mı? Bu ütopyalar teknoloji ve elektronik alanındaydı şimdiye değin. Ama siyasal, toplumsal ve ekonomik alanlarda ütopyalar neden gerçeğe dönüşmesin günün birinde? Beyinlerinin gücünden yararlanarak, telefonu, radyoyu, televizyonu, bilgisayarı ve daha neleri neleri icat eden insanlar; erozyon yüzünden aç kalmayı, vahşi kapitalizm yüzünden birbirlerinin yamyamı kesilmeyi, savaşlar yüzünden kıyıma uğramayı ve daha nice felaketleri önleyecek toplumsal ütopyaları neden icat etmesinler ileride? Bu ütopyalar, sevgilim Sir Thomas More'un 1516'da yarattığı ilk ütopya kadar güzel olmayacaktır elbette. Ama insanları ölüme sürükleyen toplumsal ve ekonomik haksızlıklara ve çevreyi mahveden felâketlere care bulacaktır belki de.
Sayfa 251 - Yapı Kredi Yayınları
Umutsuzluğum öyle derindi ki yaşamak için (yaşamı sürdürmek, en büyük sorundu) önce düşgücüm, ilk olarak, hem de hızla düşüşümün ortalık yerinde, bana bir sığınak ayarladı ve çok güzel bir yaşam kurdu. Düşgücü pek hızlı çalıştığından çabucak oluverdi bu. Uçurumun dibine çarpışımı yumuşatmak için olsa gerek -uçurumun bir dibi olduğunu sanıyordum çünkü, oysa umutsuzluğun sonu yoktur- bir yığın serüvenle sarıp sarmaladı beni düşgücüm.
Sayfa 179Kitabı okudu
Reklam
Bölük pörçük sözler, rastlantıya bağlı buluşmalar, yüreğinde azıcık ateş varsa, düşgücü sahibi adamın gözünde açık seçik kanıtlara dönüşürler.
Sayfa 389Kitabı okudu
Bütün yeteneklerinden, bir zamanlar coşkuyla sevdiği her şeyden tiksiniyordu ve düşgücü allak bullak olsa da, yaşamı düşgücüne dayanarak yargılamaya kalkıyordu. Bu, üstün insanlara yakışır bir yanılgıydı.
Sayfa 440Kitabı okudu
Şu son yüzyılda, düşgücü açısından en çılgın bilimkurgu yazarlarının bile aklının alamayacağı yenilikler icat edildiğini düşünürsek, ütopyalara inanmamanın yolu var mı?
Sayfa 251Kitabı okudu
SCHILLER
Bölük pörçük sözler, rastlantıya bağlı buluşmalar, yüreğinde azıcık ateş varsa, düşgücü sahibi adamın gözünde açık seçik kanıtlara dönüşürler.
Sayfa 389Kitabı okudu
Reklam
AKLINI BAŞINDAN ALIR İNSANIN! NE DÜŞ BIRAKIR, NE DÜŞGÜCÜ, İNANIN! AKIL ERDİREMEZ ARTIK HİÇBİR ŞEYE! ÇOCUĞUN ADI ÇIKAR KUŞ BEYİNLİYE, NE HAYAL DÜNYASI, NE PERİ MASALI, KESİLİR TEPEDEN TIRNAĞA KASKATI! KAFAYI BİR TEK TELEVİZYONA TAKAR! ÖYLE OTURUR, BOŞ GÖZLERLE BAKAR!
Sayfa 185 - Can ÇocukKitabı okudu
MUTLAKA OKUYUN! MUTLAKAA...
Hoşça vakit geçirdik, bir güzel eğlendik, Aynı zamanda önemli bir şey öğrendik, Aman derim, çocukları ASLA şımartmayın, Sakın televizyonun yanına yaklaştırmayın, Ama kökten çözmek istiyorsanız sorunu Dünya yıkılsa açtırmayın o aptal kutusunu. Hangi eve gitsek, aynı durumla karşılaştık, Çocukları ekranın başından kaldıramadık. Yan gelip yatarlar,
Sayfa 184 - Can ÇocukKitabı okudu
"Pekâlâ!" diye devam etti Bay Bounderby; "Ben bir çukurda doğdum ve annem beni bırakıp kaçtı. Onu bağışladım mı? Hayır. Onu bağışlayabiliyor muyum? Hayır. O ne? Sarhoş büyükannem dışında dünyaya gelmiş geçmiş en kötü kadın. Aile gururum filan yok benim. Düşgücü geniş, duygusal enayilerden değilim ben. Ak aktır, kara da kara..."
Düşgücü kıvrımlara, büklümlere takılıp kalacağına açığa çıkıp, sağlıklı bir yaşam mı sürmek istiyor? Sıkıcı ve uzun çalışmalar onlarda bedensel rahatlama için bir açlık mı yaratıyor? Şöyle neşelerini artıracak, iyimserliğe kapı açacak bir soluk, orkestranın, bir kıpırtı yaratacak müzik eşliğinde dans kadar kısa süreli bir tatile mi gereksinim duyuyorlar?
Sayısal bilgisi yeterliydi ve zırvalıklardan arındırılmıştı. (Zırvalıktan düşgücü kastediliyordu.) Doğanın bu kaynağı ona hiç dokunmamıştı. Bir ahmağın kusursuzluğuna insanoğlunun yaklaşabildiğince yakındı.
243 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.