Mezara doğru yürürken, rüzgar pelerinini hafifçe omuzlarından aldı ve yere düşürdü. Umursamadan, sevdiğini gömdüğü toprak üzerinde büyüyen o garip ağaçtan gözlerini ayırmadan mezara doğru yürümeye devam etti. Ağacın yanına geldiğinde hasretle elini kaldırdı, dokunmak istedi lakin ellerindeki kanı, lekeleri fark etti ve dokunmaktan hayâ etti.
Bu aşk yemeden, içmeden beni kestirdi, Gecemi unutturup, gündüz düşündürdü. Uykuları yok edip sahraya düşürdü, Bu bir aşk değil, olsa olsa kara sevda.
Reklam
B.çekmece'de camiden çıktım arabayla sahile gideceğim. Sokak aralarını doldurmuşlar. Bir arsa buldum herkes arabasını yanaştırmış. Bodoslama girdim. Önümde 25 plaka
Hilal Kucur
Hilal Kucur
'un toprağı adamlar da yer bulamamış beni durdurdu içinden biri dedi ki "abi dur bu salahana çıkamir". Sorun yok ben sefihte bir yer tapabilmirem...
Kitap fiyatları neden aşırı derecede yükseldi?
* (Mühendis, girişimci, tasarımcı ve yazar
Abdullah Reha Nazlı
Abdullah Reha Nazlı
'nın sosyal medyadaki bir paylaşımından alınmıştır. Yazar, üzerinde düşünmeye ve sorgulamaya değer pek çok husus ifade etmiş. Eğer çark gerçekten böyle dönüyorsa, bu maalesef hiç de sürdürülebilir ve sağlıklı bir durum değil...) "4 nesil kitapçı
" Rüzgar değse yüzüne dağılacak gibisin.Kim düşürdü yüreğine kıyameti ?..."
Önsöz ve Teşekkür
Postmodern
Postmodern
önsöz ve teşekkür ..... Daha önce muhtelif yerlerde okuyucu ya da dinleyiciyle karşılaşan yazıların tamamı gözden geçirildi, belirli yerler yeniden kaleme alındı, bazı eklemeler ve çıkarmalar yapıldı. Giriş bölümü ise neredeyse bütünüyle bu kitap için yazıldı; burada sadece bölümün son paragrafı olan
Reklam
Bir çocuk ağlıyordu yanına yaklaştım... Gözleri kan çanağı, bakışları harabe, Üstü başı toz içinde Niye ağlıyorsun kimsen yok mu dedim? Annen nerede, baban nerede dedim? Ben öküzüm, yetimim ben dedi... Çaresizce titreyen bir kuş gibi bedeni, Yüreğime çaresizliğin nârını düşürdü. Ellerinden tuttum gözlerine baktım Adın ne senin dedim Benim adım GAZZE dedi Kimsesizlerin, öküzlerin yetimlerin GAZZESİYİM ...
ŞiirZen
ŞiirZen
Böyümüş əllər, kiçik qalan dəyərlər
Yenə masa başında oturmuş məktub yazır o 18 yaşlı qızcığaz. Məktub atasınadı. Məktubu bitirib poçta verəcək. Anasıyla yaşayırdı. Anası atasından gördüyü şiddət üzündən evdən kiçik qızını da götürüb çıxmışdı. Bilmirdi o zamanlar niyə getdiklərini. Axı necə bilsin? Hələ beş yaşında, balaca əlli, gözəl qəhvəyi gözlü, qara saçlı, nur simalı bir
Birbirimizin kıymetli dualarına talip olalım..
Allah'ım senin bize emanet verdiğin bedenin başka bir kul tarafından kırılıp kalp kırıklığından ağlıyor ya, gözyaşlarımızın hakkını onlara fazla fazla vicdan azabı ve pişmanlık duydurarak aldır. Sen beni yaratansın,beni en iyi bilensin. Karanlık gecede karanlık bir taşın üstünde yürüyen karıncanın sesini işiten güzel Mevla'm İnşirah ferahlığını kalbinin acısından bir adım ileriye gidemeyen bu kulun üzerinde tesir eyle. Onunla beraber gönül bağıyla yapmak istediğim ne varsa beni sana karşı mahçup düşürdü. Mahçupluğumu mazur eyle. Ettiğim tevbeleri yeminlerimden, çektiğim zikirleri dilimden düşürme.
33
Geçen gece, körelmiş jiletimi sakladığım yerden çıkardım. Karanlıklar içerisinde kollarımı kesmeye başladım. Gece bu, saklar her şeyi. Öyle düşündüm, yanılmışım... Hücre arkadaşım, cılızlaşmış acılarıma uyandı! Beni durdurdu. Kendimi bile öldüremedim, anla... Şimdi, diyorum da kendime; asfaltın soğuk bedenine, cilalanmış kurşunlarla düşen bebeğinin acısına bile erişemedin. Onun acısını, ona tattıranlara tattıramadın. Bu mahpus bedende, bu mahpus yerde ne işin var! Hiçbir halta, hiçbir işe yaramıyorsun. Korkarım ki ölmek, senin gibi bir pervasız suçlu için kurtuluş değil, gerçek bir ıstırap olacak! Titre, titre dur! Yalnızca kork, yalnızca kork!
Reklam
bir gencecik adam, bir gül düşürdü yüreğine; elleri titredi sevdasından. kuşlar kanatlarına yıldızlar takıp uçtular günbatımlarına... bir gencecik adam, damarlarında en yabani atların koştuğu, sigarasının ateşini yitirdi balıkçı teknelerinin gölgesinde; caddelerde kaldı yarım sarhoşluğu... "tökezledi bin kere, bin kere kalktı
"Sevdim seni terk eylemenin çâresi yoktur Hem faili Hak'tır Ma'şûk olanın âşıkına cilvesi çoktur Gamzeleri oktur Âşıklığıma gözlerimin yaşı tanıktır Kana boyanıktır Üftâdelerin dîdesi hûn bağrı yanıktır Her dem uyanıktır
Resim