Doyurucu bir hayat sürdürmek için gerekli olan sadece güçlü bir ekono­mi değildir, aynı zamanda güçlü bir akıldır ve hatta demokratik değerlere yönelen tehditlere karşı bir sa­vunma yapmaktır.
Mo­dernliğin sağladığı teknolojik imkanlar bir yandan hayatı kolaylaştırırken diğer yandan da makineleri hayatımızın içine dahil ederek insani değerleri zede­lemektedir.
Reklam
Zaman, referans çerçevelerinin ayrı ayrı hızlarına bağlı olarak her gözlemci için farklı hızla akmaktadır. Zaman maddesel evrenin nesnel bir özelliği olamaz.
"Okuma eyleminden alınan zevkin, bir sonraki bö­lümde ne olacağını bilmeyişimizden kaynaklandığı­nı düşünürüm." Leonard Shelby, Memento.
Bizler, yaşatanız. Bizler, hayatı kolaylaştıran, dü­zenleyen, yardım eden ve kuranlarız. Ve yine bizler, öldüreniz. Bizler, hayatı -ötekiler için' - zorlaştıran, engelleyen ve yıkanlarız.
...birey, örgütlü bir gücün, bir otoritenin gölgesi altındayken yani otoritenin varlığını hissediyor­ken rahatlıkla işkenceci olabilir.
Reklam
Her nasılsa türümüzün sesle haberleşmeye başladığı ilk dönemlerde bazı sesler kelime olarak standartlaş­mıştır. Zamanla kullanılır hale gelen ve anlam kazanan bu sesler giderek yayıldı. Nihayet, kelimeler beynimizde olup bitenleri dışarıya aktarmak için kullanabileceğimiz birer araç haline geldi ve böy­lece kelimeler tam bir bilinç içinde kendilerine yer edindi.
İnsan birlikteliklerine, toplumlara şöyle bir bakıldığında hemen her toplumda iç ve dış müca­deleler, cinayetler, savaşlar ve katliamlarla dolu tarih sayfalarını görebiliriz.
Freud "Rüyalar, bilinçaltına giden kral yoludur" der. Unuttuğu şey, aynı yolu dilencilerin de geçebildiği­dir.
Bilinç, bilinçaltının dehlizlerinde yittiği için, asla ona sahip olamaz, bilinç nehirse, bilinçaltı okyanustur, bilinç buz­ dağının suyun üstünde görülen kısmıdır ve asıl kütlesi suyun al­tındadır.
Reklam
Bilinçaltının bilince oranla etki alanı ve içeriği bi­linçten büyüktür. Bilinç, bilinçaltının varsıllığından yoksundur, varlığından yeterince yararlanamaz.
Resim