Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ekmeği güvencede olan ve iktidar sahiplerinden ya da insan topluluklarından yanda halktan iyilik beklemeyenlerinse, herhangi bir görüşü açıkça savunmakta korkacakları hiçbir şey yoktur, kendileri hakkında kötü şeyler düşünülmesi ve kötü konuşulmasına katlanmaları içinde çok cesur bir yapıları olması gerekmez.
Maddi açıdan diğer insanların iyi niyetine muhtaç olmayacak kadar iyi durumda olanlar dışında herkes için başkalarının görüşü, yasalar kadar etkilidir.
Reklam
Tarih, baskı altında tutulmuş gerçeklerle doludur. Tamamen bastırılamadığında, yüzyıllarca ertelenmesi mümkündür.
Laiklik demokrasinin ön koşuludur, çünkü laiklik olmadan gerçek bir düşünce özgürlüğü de olamaz gerçek bir özgür seçim de. Milliyetçiliğin ön koşuludur, çünkü laiklik olmayan yerde önem taşıyan öge ulus değil, inananların oluşturduğu ümmettir. Devrimciliğin ön koşuludur, çünkü laikliği kabul etmemiş bir toplumda bilimin ve çağın gereklerinin gerisinde kalmış kurumları değiştirmenin tartışması bile yapılamaz. Halkçılığın ön koşuludur, çünkü bir din devletinde halkın istekleri değil dinsel seçkinlerin istekleri önemlidir.
İnsan, kendisine sürekli bir varoluş özgürlüğü verilmiş bir varlıktır, özü olmayan bir varlık. Bu durumdan dolayı seçiş, tasarı ve sorumluluk ona hayatın gerçek, benliğine uygun değerleri olarak görünürler.
Sana hiçbir fayda sağlamayan özgür­lük ne işe yarar ki? Üstelik her şeyden özgür olursan, artık hiçbir şeyin olmaz , çünkü özgürlük içeriksizdir, içi boştur. Özgürlüğü kullanmayı bilmeyen için, özgürlük izni hiçbir işe yaramaz ve hiçbir değeri yoktur. Ama özgürlüğümü nasıl kullanacağım, benim kendi-olmama bağlıdır.
Sayfa 194 - Kaos YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Politik özgürlük, polis'in, devletin özgür olduğunu ifade eder. Dinsel özgürlük, dinin özgür olması; vicdan özgürlüğü, vicdanın özgür olması demektir. Benim devlet, din ve vicdan konusunda özgür olduğum, Benim onlardan kurtulmuş olduğum anlamına gelmez. Mesele Benim özgürlüğüm değil, Bana egemen olan, Bana kendini kabul ettirmiş bir kudretin özgürlüğüdür. Beni belli tutum ve davranışlara zorlayan devlet, din ve vicdan gibi güçler­den birinin özgür olmasıdır. Devlet, din ve vicdan adındaki bu Zorlayıcı güçler beni köleleştirmişlerdir ve onlann özgürlüğü, Benim köleliğim anlamına gelir. .
Sayfa 136 - Kaos YayınlarıKitabı okudu
168 syf.
·
Puan vermedi
Ee, Ne olacak şimdi ha?
Öncelikle Bu uzun yazıdan önce hazırladığım videoya buradan göz atabilirsiniz. youtube.com/watch?v=K1FIENB...
Anthony Burgess
Anthony Burgess
"İyilik içten gelir ve seçiliyor olmalıdır" Antony Burgess'in romanı Otomatik Portakal'ın dönüp dolaştığı mevzu tam olarak bu cümledir diyebiliriz. Roman bir distopyadır, insana dair bir umut
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
""Hangi yüzyılda olursa olsun, samimiyet ve doğallık, dürüstlük, her zaman iyi karşılanmış ve kabul görmüştür. Gerçekten çıkar gütmeden çalışan insanların özgürlüğü pek az kuşkuludur ve daha çok kabul görür. Bu insanlar, Hyperides'in sert konuşma üslubundan yakınan Atinalılara verdiği cevabı kendi hesaplarına yazabilirler: "Beyler, siz bana özgür olup olmadığımı sormayın, benim hiçbir şey beklemeden ve kendim için hiçbir şey istemeden özgür olup olmadığıma bakın." Benim özgürlüğüm, beni sağlamlığıyla iki yüzlülük suçlamalarından -ne kadar tatsız, üzücü ve can sıkıcı olsa da, her şeyi herkesin yüzüne karşı söylemişimdir ve söylerim, arkalarından konuşmam- kurtarmış, aynı zamanda belli bir doğallık ve rahatlık vermiştir bana. Bir iş yaparken o işi yapmaktan başka bir şey düşünmem ve uzun vadeli projelerle işim olmaz; her işin kendi amacı vardır; hedefine ulaşabilirse ulaşır.""
Sayfa 875 - Alfa Yayınları
“Düşünce özgürlüğü; kişinin gördüğünü, duyduğunu ve hissettiğini aktarma özgürlüğüdür, hayali gerçekler ve duygular uydurma zorunluluğu değil.”
Reklam
Onlara düşünce özgürlüğü tanınabilir çünkü akılları yoktur
Proleterler yönünden korkacak hiçbir şey yoktur. Kendi başlarına bırakıldıklarında nesilden nesle ve asırdan asra çalışmaya, doğurmaya ve ölmeye devam edecek, hiçbir isyan dürtüsü hissetmeyecekleri gibi dünyanın başka türlü olabileceğini kavrama gücünden de yoksun kalacaklardır. Sanayi tekniklerindeki gelişme daha iyi eğitilmelerini zorunlu kılarsa tehlikeli olabilirler, fakat askeri ve ticari rekabetin artık bir önemi kalmadığından, halk eğitimi düzeyi fiilen gerilemektedir. Kitlelerin ne düşündükleri ya da ne düşünmedikleri artık bir önem taşımamaktadır. Onlara düşünce özgürlüğü tanınabilir çünkü akılları yoktur.
Sayfa 219 - İş Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Edebiyatın Korunması (Polemic,1946)
Düşünce özgürlüğü; kişinin gördüğünü duyduğunu ve hissettiğini aktarma özgürlüğüdür, hayali gerçekler ve duygular uydurma zorunluluğu değil.
Düşünce özgürlüğü var fakat düşünceyi ifade etme özgürlüğü yok maalesef. Düşündükçe heyecanlanıyor ifade edemedikçe kahroluyorsun
liberalizm ad 1. ECO. bireyin özgür olmasını ve ekonomik güçler arasında özgür yarışmayı, devletin bireyler, sınıflar ve uluslar arasındaki ekonomik ilişkilere karışmamasını isteyen siyasal ve ekonomik öğreti. Benzer: erkincilik 2. FELSEFE TERİMİ herkese vicdan, inanç, düşünce özgürlüğü tanınmasının gerekli olduğunu savunan, özgür düşünceye bağlı dünya görüşü.
1.500 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.