Yi Che-hyun, oğlu lehine tahttan feragat edene kadar saltanatının çoğunu Sang-to'daki Moğol sarayında geçirmiş gibi görünen çılgın Kral Choong-sung'un sadık bir hizmetkârıydı. Choong sung daha sonra dört yılını geçireceği Tibet'e sürgün edildi. Yi Che-hyun da kralıyla birlikte sürgüne gitti. Bu şiir Çin üzerinden Tibet'e yapılan yedi aylık uzun yolculuk sırasında yazılmıştır.
Çin'in Karı
Rüzgâr ve kar, bozkırları süpürerek geçer,
Hayalet gölgelerini tepelerin ve nehirlerin üzerine savururlar.
O uzak bulutlarda birikmiş kar bekler.
"Ne zaman düşecek?" diye endişeli düşünceler içinde sorarız,
"Bu kör edici fırtınanın ötesinde hangi han var?"
Şimdi etrafımda yer karla örtülüdür, düz ve beyaz
Sanki Gümüş nehir yeryüzüne aşağı doğru akar
Parlayan şelalelerde, ya da sanki tepelere,
Fırtınanın ezdiği, tarlaya düşmüşlerdir.
Savrulan taneler ne kadar renk gösterir!
Dalgın güneş onları Anka kuşlarına dönüştürür.
Atım kayıp düşer buzlu yolda.
Yün pelerinim karla ağırlaşır.
Pelerinimin içinde kıvrılıp düşünmeye çalışıyorum
Yang-yang'ı fırtınada eşeğiyle düşünüyorum.
Bu dağlarda kaybolmuş, hiç yiyeceği olmayan,
Aç karnına zengin şiirlerle beslenmiş!