THOMPSON: Nasıl teleport olabildiğimizi de kimse bilmiyor ama yapabildiğimizi biliyoruz, tıpkı düşünebildiğimizi bildiğimiz gibi. Descartes diye birini duymuş muydun hiç? Kendisinin şöyle bir sözü vardır: Cogito ergo sum. Düşünüyorum, o halde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum, o halde jauntluyorum
Descartes diye birini duymuş muydun hiç? Kendisinin şöyle bir sözü vardır: Cogito ergo sum. Düşünüyorum, o halde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum, o halde jauntluyorum.
THOMPSON: Biz nasıl düşünüyoruz?
MUHABİR: Aklımızla.
THOMPSON: Peki akıl nasıl düşünür? Düşünme süreci nedir? Bir șeyi nasıl hatırlıyor, nasıl hayal ediyor, nasıl çıkarımlar yapıyor, nasıl yaratımda bulunuyoruz? Beyin hücreleri tam olarak nasıl işliyor?
MUHABİR: Bilmem. Kimse bilmiyor.
THOMPSON: Nasıl teleport olabildiğimizi de kimse bilmiyor ama yapabildiğimizi biliyoruz, tıpkı düşünebildigimizi bildiğimiz gibi. Descartes diye birini duymuş muydun hiç? Kendisinin șöyle bir sözü vardır: Cogito ergo sum. Düşünüyorum, o halde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum, o halde jauntluyorum
Descartes diye birini duymuş muydun hiç? Kendisinin şöyle bir sözü vardır: Cogito ergo sum. Düşünüyorum, o halde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum, o halde jauntluyorum.
Descartes diye birini hiç duymuş muydun hiç? Kendisinin şöyle bir sözü vardır:Cogito ergo sum. Düşünüyorum, o hâlde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum, o hâlde jauntluyorum.
Descartes diye birini duymuş muydun hiç? Kendisinin şöyle bir sözü vardır: Cogito ergo sum. Düşünüyorum, o halde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum, o halde jauntluyorum.
Muhteşem bir Siberpunk romanı!
İthaki BKK 4. Kitabım, HA Rİ KAYDI ;)
1956'da yazılmış olduğuna hala inanamıyorum.. Zaman makinasını okurken de eski zaman tabirleri, kalıplaşmış kelimelerini gördüğüm için, zamanına göre güzel kurgulanmış demiştim. Ama bu kitabı,geçen sene çıkmış bir bilim kurgu olarak önüme koysalardı inanırdım. Dili, kurgusu, kurulan evrenin matematiği gerçekten takdire şayan.
Işınlanmak, insanoğlunun çook uzun yıllardır hayalini kurduğu, büyük ihtimalle de daha uzun yıllar gerçekleşmesi zor olan bir olgu iken,
Alfred Bester bunun adını Jauntlamak diye de literatüre koyup, muazzam bir evren yaratmış.
Kitabın orjinal adı 'Yıldızlar İstikametim',bence Kaplan! Kaplan! İsmi daha yakışmış, ayrıca Nail Gaiman kitaptaki sonsözünde çok detaylı bir incelemesini yapmış.
Gully Foyle, uzun zaman unutamayağım karakterlerden biri olarak kalacak.
İntikam almak uğruna yaşadığı başkalaşım dizileri sırasında ahlaki yargılara sahip bir yaratığa dönüşmesini, kaplan dövmeleri yüzünden kendini kontrol etmesini izlemek çok heyecan vericiydi.
Elimden bırakamadım..
Bilim kurgu klasiklerine yeni başlayacak tüm okurlara tavsiye ederim..
Alkışlar sana
"Descartes diye birini duymuş muydun hiç? Kendisinin şöyle bir sözü vardır: Cogito ergo sum. Düşünüyorum, o halde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum, o halde jauntluyorum."
"Descartes diye birini duymuş muydun hiç? Kendisinin şöyle bir sözü vardır: Cogito ergo sum. Düşünüyorum o halde varım. Biz ise şöyle diyoruz: Cogito ergo jaunto. Düşünüyorum o halde, jauntluyorum."