Düşündüklerimize duygu eklediğimizde inanç oluşur.Ama inanmak tek başına yeterli değildir.Bunun eyleme dönüşmesi gerekir.Bir noktadan sonra eyleme geçmesi de yetmez,eylemin devamlılıkla alışkanlığa çevrilmesi lüzumu doğar.Alışkanlığın yerleşiklik kazanması için ise kişiliğin bir parçası halini alması sağlanmalıdır.
Zorluklara karşı yoluna devam edebilmek,başardığında gurura kapılmamak hep yüksek duygusal zeka örnekleridir
Reklam
Karşı tarafi söylediklerimizden çok söyleyiş şeklimiz ve beden dilimiz etkiliyordu.
Timaş yayınlarıKitabı okuyor
" Her gelene şu soruyu sorun. Bana yalnızlıktan daha mı iyi geleceksin? Yoksa bana yalnızlığın güzelliğini mi hatırlatacaksın?"
Mutlu olmanın yolu şefkatten ve merhametten geçer. Çünkü şefkat ve merhamet insani duyguların özüdür. Duyarlı bir kalbin, hassas bir vicdanın yansımasıdır. Bu nedenle Prof. Dr. Kemal Sayar'ın vurguladığı gibi, "merhamet sahipleri, diğerinin yaşadığı ıstırabın ne kadar acı verici olduğunu tahayyül eden insanlardır."
Bazı insanlar, inançlarına ve deneyimlerine yönelik daha önceki saldırılardan ötürü kürtaj, siyaset ve din gibi duyguların devreye girdiği konuları kolaylıkla tartışamazlar. Bunun iyi yanıysa insanların bu sert veya yumuşak dış görünüşleri altında sevgi, özgürlük, güven, arkadaşlık ve sadakat isteyen bireyler yatmasıdır.
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.