Stendhal
Bütün psikolojik külliyatı on, on iki düzine özdeyişten ve romanlardaki bölümlerden oluşur: Çok ender olarak birkaçını bir araya getirme zahmetine katlanmış, ancak hiçbir zaman gerçek bir düzen, başlı başına bir kuram haline getirmemiştir. Tutku üzerine yazdığı yegâne monografisi bile, o aşk üzerine yazdığı şey bile, fragmanlardan, özdeyişlerden, anekdotlardan oluşan bir olla podrida'dır. Bu nedenle bu araştırmasına "L'Amour", (Aşk) dememiş, De l'Amour (Aşk Üzerine) demiştir. En fazla birkaç temel ayrıma işaret eder, amour-passion (tutkulardan doğan aşkı), amour-physique (tensel aşkı), amour-goût (eğilimlerden doğan aşkı) ya da aceleyle bunların oluşumu ve yok oluşu hakkında bir kuram yazmıştır, fakat sadece kurşunkalemle (zaten kitabını da böyle yazmıştır).
Birtakım imalar, tahminler, eğlendirici anekdotlarla karışık kesin olmayan hipotezlerle sınırlamıştır kendini, çünkü Stendhal derin bir düşünür, bir şeyi sonuna kadar, başkalarının yerine düşünen biri olmayı kesinlikle aklına getirmemiştir, hiçbir zaman tesadüfen karşılaştığı bir şeyin devamını getirmemiştir. Ruhun bu umursamaz "turisti", zahmetli ve uzun soluklu düşünmeyi, bir şeyler yaratmayı, inşa etmeyi cömertçe ve rahatlıkla psikolojinin mezarcılarına, tutkalcılarına, işçilerine bırakır ve gerçekten de bütün bir Fransız halkı onun önemsemediği, şöyle bir değinip geçtiği, sadece giriş yaptığı şeylerin çoğunu yorumlamaya uğraşmıştır.