Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Insanın ebediyen ayrıldığı dostu devamli olarak yanımızda kalacak olandan daha kıymetlidir
Her ne olursa olsun, bir şeyi yaşamış olmak, kişiye onu yazmak için ebediyen geçerli bir hak verir.
Sayfa 39 - Can Yayınları
Reklam
Yaşam hiyerarşikti ve ne olmuşsa iyi olmuştu. Ebediyen kazanmayı hak eden ve hep kazanan güçlüler ve kaybetmeyi hak eden hep kaybeden güçsüzler olacaktı.
“Kalk haydi, ebediyen uyuyacağız zaten!”
Şair
Şair, eşya ve hâdiselerin en mahrem makamda çarpan gizli nabzın "dâvetlisidir ve bilmeden ebedîyen Allah'ı arayacaktır.
Necip Fazıl kısakürekKitabı okuyor
Belleği, istediği anda ulaşabileceği bir olgular ve imgeler deposuydu; içindekiler, önceden sipariş edilmiş gibi daima Martin’in incelemesine amade olurdu. O an hayatta ne gerçekleşirse gerçekleşsin, Martin’in zihni, ilgili karşıtlık veya benzerliğin, hemen gözünün önüne gelen görüntülerle kendini ortaya koymasını sağlardı. Tamamen kendiliğinden, otomatik biçimde olurdu bu; zihninde beliren görüntüler yaşadığı anın ayrılmaz refakatçisiydi. Bu görüntüler geçmişin faaliyetlerinden ve hissiyatından, dün ve geçen hafta gördüğü şeylerden, yaşadığı olaylardan ve okuduğu kitaplardan çıkmış, uyur halde veya uyanık vaziyette, ebediyen Martin’in zihninde bekleşen çok sayıda hayallerdi.
Sayfa 275 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
belki ben ebediyen kocaya varmak niyetinde değilim..
Hiç kimse, yanındakine bakmıyordu. Herkesin gözü, belki de ebediyen terk edeceği hayatının bu parçasına çevrilmişti. Herkes kendi içine çekilmiş gibiydi.
Şu halde, sonuncu anlamda, umutsuzluk ölüme götüren hastalıktır, o eziyet eden çelişkidir, kendilikteki o hastalıktır, ebediyen ölmektir, ölmek ve yine de ölmemektir, ölümü ölmektir. Zira ölmek sona ermiş olmak demek iken, ölümü ölmek, ölümü tadarak yaşamak demektir;...
İnsanlar ebediyen kalıcı olmaya nasıl özlem duyarlar, bilirsin. Ama her geçen günle birlikte biraz ölürler.
Sayfa 642 - Pegasus yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
“Oyuncak bebek ebediyen, daha ben onu istemek için kullanacağım sözcükleri dahi öğrenemeden, kayıplara karışmış, cümlelerimin orta yerinde her şeyi içine çeken koca bir delik bırakmıştı... Kendimi kayıp bir oyuncak bebek gibi gördüm; bir kenara atılmış, sahibesiz.”
Sayfa 59 - Can YayınlarıKitabı okudu
Kıskançlığım bir hayvanın dişisini kıskanması değil. Mayamızda olan arzunun ötesinde bir şey bu. Ebediyen sahip olmak hissinin çok üzerinde bir ölümsüzlük çabası, bir sonsuzluk duygusu...
Bir derdim var, bin atölyeye değişmem
Bir insan vicdanını susturabilir mi?Elbette neden olmasın? Vicdanını susturmak isteyen kişinin bu tavrını Rasim Özdenören, “aynayı yüzüne kapatmak” olarak nitelendirir. Kişi aynayı bir kez yüzüne kapattığında vicdanını susturmuş ama bunun bir bedeli olarak ebediyen öz saygısını yitirmiş olur. Aslında kapattığı kendi kimliği, kişiliğidir. Tarkovski “İlkelerine bir kez ihanet eden insan, hayat ile olan saf ilişkisini yitirir.” diyerek insanın kendisine karşı işleyeceği en büyük cürümün bir kereliğine bile olsa kendisine karşı vicdansızlık yapması olduğunu söyler.
Bilim kurgu yazarından bu kadar şairlik olur
Birbirlerine ebediyen tutkun iki kere iki, Dörtte sonsuza kadar kaynaşmış ihtirasla, Dünyanın en sıcak sevgilileri, Birbirinden ayrılmaz iki kere iki...
Sayfa 75 - İthaki
Sen her bir şeyde eksik kalan parçasın. Sen, onları sonsuza kadar sevebilmemiz için her şeye lazım olansın. Mabet'in kapılarının kayıp anahtarı, Saray'a giden gizli yol, sisin ebediyen gözden sakladığı uzak Ada'sın...
Sayfa 581 - Can Yayınları/37. Baskı/2022Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.