Elimizdeki lastik sapanlarla kuş avlarken, günah diye çıkışırdı bize, tavuk yemiyor musun
oğlum, diye alay ederdik, o da kuş, bu da kuş; ha yerde ha havada ne fark eder. Kafasını düşünceli düşünceli sallayıp yoo, derdi, o kuş belki de filleriyle Kabe'ye yürüyen putperest Ebrehe ordusunu, gagalarında taşıdıkları taşları atarak mahveden ebabil kuşlarının soyundandır, ne biliyorsunuz öyle olmadığını.