"Her sabah, zengin malını, âlim ilmini, zâhid dindarlığını artırmak için uyanır. Ben ise, bir muhtaca derman olmak için uyanırım."
Hz. Ebu'l-Hasan Harakânî
• Allah'a ibadet ederken kulları hedef almak,onları avlamaya çalışmaktır.
[İmam Gazali Hz.]
• "Riya, Allah Teâlâ'dan başkasının rızasını gözetmek suretiyle, amelde ihlâsı terketmektir."
[Seyyid Şerif Cürcânî Hz.]
• "İhlâs ve riya nedir?" diye sorduklarında Ebü'l-Hasan el-Harakânî [ks] şöyle cevap vermiştir: "Allah Teâlâ için yaptığın her şey ihlâstır.Halk için yaptığın her şey de riyadır."
• "Riya, kulun Allah'a itaat ederken kullara yaranmak istemesidir." Başka bir ifadeyle riya, itaat ederken Allah'tan başkasına gönül vermektir.
[Hâris el-Muhasibi Hz.]
• "İnsanlar için ameli terketmek riyadır. İnsanlar görsün diye amel etmek şirktir.İhlas,Allah Teâlanın,seni her ikisinden de muhafaza etmesidir.
[Fudayl b. İyâz Hz]
Rabbbimizin bizleri huzûr-i ilâhisine kabûl buyurması da ancak “kalb-i selîm” ile mümkündür.
Kalb-i selîm, mâsivâdan arınmış ve mücellâ bir ayna gibi Hakk’ın cemâlî sıfatlarının tecellîgâhı hâline gelmiş bir kalbdir. Hak Teâlâ, kulunun kalbinde cemâlî sıfatlarının tecellîlerini görünce onu sever ve ondan razı olur.
İşte böylesine kıymetli olan
"Bizim pazarımızda sattığımız mallar, Ebu'l-Hasan Harakânî'den aldığımız mânâ metaından başkası değildir. Ondan ne aldık ise irfan mahfillerinde size onlanı dağıtıyoruz."
Hz. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî