Hayatımın en güzel yıllarının bir kısmını o eski, yıpranmış, eğri saplı, yamuk tekerlekli arabada geçti; parıldayan ılık Haziran akşamının alacakaranlığında veya Aralık gecesinin soğuk griliğinde aydınlatılmış sokaklardan ve karanlık, kasvetli geçitlerde sürüldüğünde gıcırdayıp homurdanan o arabada.