552 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabın 250. sayfasındayım ve ben bu romanı çok sevdim. kitabı okumaya karar verdiğim ilk gün kitap hakkında yorumlara baktım bir çok okurun, sıkıcı diye niteleyip olumsuz yorumlar yapmaları beni korkutmadı değil ama, şuan herşey yolunda :)
Benim Adım Kırmızı
Benim Adım KırmızıOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202316,4bin okunma
-yalan ama bir gerçeğin yalanı...aynada gördüğün herşey o da,hiç biri o değil -gerçeği olmayan yalan olabilir mi?..doğru olmalı ki,yalan,kendisine sahte bir vücut bulsun... -doğrusu olmayan yalan olamaz.''var''ın arkasından ''hiç'' gelemez.
Reklam
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitabı bir proje olarak yorumlamak pek doğru değil gibi hissettirse de bir proje "roman" aslında. Ilk defa böyle bir roman okudum ve iyi ki de okudum! Hikayeye başlama, karakterin ve hikayenin çatısını kurma zorluğu Murathan Mungan'a düşmüş ve o da bir çocuk oyunu yerleştirmiş hikayeye. Sakin sakin hikayeye girerken siz beklenmedik bir virajla hikaye bir diğer yazara teslim ediliyor! Hadi bakalım derken Bambaşka bir üslupla yeni virajlara giriyorsunuz. Ilk defa okuduğum iki yazar vardı roman yazarları arasında: Faruk Ulay Kasım ve Celil Oker. Üslupları farklı, rahat ama sizi hikayeden koparmayacak kadar da hikayeye hakimlerdi. Beni en çok yoran Elif şafak oldu. Hareketli anlatımlardan sonra şafak Zehra'nın iç Dünyasına dalıyor ki dalıyor ve yoruyor sizi, yine de o da bir viraj dönerken teslim ediyor hikayeyi Celil Oker'e. Tüm yazarlar kendilerine ayrılan bölümlerin sonlarına doğru diğer yazara zorlu bir top atıyor ve her yazar da bunun altından başarı ile kalkıyor! Hele de Pınar Kür! Türlü türlü yollardan geçen hikayeyi toparlayışı ve sunuşu o kadar naif ve özenli ki! Aslında herşey basit ama yol çok dikenli hayatlarımızda diyor ve bitiriyor sanki! Bu kadar yorumdan sonra özetle: bu farklı deneyimi tüm kitap severler tatmalı!
Beşpeşe
BeşpeşeElif Şafak · Metis Yayıncılık · 2012682 okunma
496 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Camlar şehri ne de çabuk bitti öyle. Ama ben daha kalp atışlarım yavaşlamadan yine kendimi kitaplığının önünde buldum. Jace ve Clary artık birbirlerine ait olduklarından eminler, ve Jace Clary'den bir savaşçı yaratıyor. Söylenecek ne var ki? Ne Jace'in ne de Clary'nin saklayacak birşeyi yok. Simon Lewis, namı diğer gündüzyürüyen, şu anda alnında tarihteki ilk gölge avcısı mührünü taşıyor, yani bir nevi dokunulmaz bir gündüz yürüyen Sebastian Verlac adıyla bilinen Jonathan Christopher Morgenstern, gölge avcılarının altın çocuğu Jace Herondale tarafından tarihe karıştırılmış durumda, Fray ailesi ise tekrar bir arada. Ama maalesef tehlikenin olmadığı bir dünyada gölge avcısı olamazsınız. Adem'in Havva'dan önceki karısı Sebastian'ı sahiplenmiş gibi duruyor. Kendi oğluymuş(!). Aptallardan oluşan bir orduyla, tabutta yüzen bir cesedi korumak pek de akıl kârı bir iş değil. Asla da olmadı. Öyle ya da böyle, Lillith yenilecekti. Boşluğa düşecekti. Jace, sadece biraz ittirdi diyelim. Neyse ki savaş sorunsuz bitti. Esas problem, Clary Jace'in savaş alanında bir dakikalığına yalnız bırakınca çıktı. Çatıya döndüklerinde, ne Jace oradaydı, ne de ölü olması gereken sahte Sebastian. Peki şimdi ne olacak? Sizi merak içinde bırakan bu kitap sürükleyiciliğin de ötesinde. Herşey bittiğinde, kötülerin de yeni bir sayfa açabileceğini size gösteren bu kitap, baş döndürücü, korkutucu bir sona sahip. Okumadan geçmeyin derim
Düşmüş Melekler Şehri
Düşmüş Melekler ŞehriCassandra Clare · Artemis Yayınları · 20131,643 okunma
724 syf.
10/10 puan verdi
Muazzam bir görsel şölen,harika bir sihirbazlık,hatta hayal gücü gelişkin okurlar için adeta bir sahne şovu.Sözcüklerle bu kadar zekice oynanabilir ,hem herşey hem de hiç bir şey ancak bu şekilde anlatılabilir.Cesur ve farklı bir kitap.Kesinlikle isyankar ama asla saldırgan değil.Kafka,Gonçarov,Dostoyevski ve nice yazarın harmanlanıp bir arada sunulması ... Zekasına şapka çıkartmak gerekir.Oğuz ATAY bu yüzden farklıdır.
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202062,4bin okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Gregorun yaşadığı metamorfoz...Elbette kolay değil alışkanlıklardan vazgeçmek,aile sorumlulukları yok saymak, iş yerindeki kurallarına karşı gelmek... Eski benliğe,eski,daha önce sürekli kullanılmış yolları deniyor Gregor ama nafile. Değişim bir kez başladı mı geri dönüşü olanaksız . Gregorun değişikliği ailesine ve topluma korku salıyor üzerine.Herkes endişe içerisinde. Olup bitenlerden Gregor farkında. Belki kabul etmek zor oluyor ilk zamanda ama Gregor biz aslında...Hayatlarımızı değiştirecek kararları almaya korkuyoruz ve çekiniyoruz,çünkü olacakları bilmiyoruz,bilinmezlik korkusu sarıyor her yanımızı. Pekii toplum ne der?DEĞİŞİKLİĞE HAYIR!!!Toplum bunu der.Sonra birazcık kızar gibi yapar,lafı dinlemezsen daha çok kızar toplum,sonra da hiç dinlemezsen eğer,toplum seni dizginlemezse ,o toplum seni terk eder,zanedersin,ve kararları kendi leyhine almaya başlarsın.Oysa farkına varmadan eziliyorsun ve öldün artık. Pekii aile uğramış değişikliğe ne der?Oğulum(kızım)hastasın ama geçer.Seni en iyi tanıyan kardeşin bile artık uzak durmaya çalışır senden.Sonra da tamamen değişir ve red eder seni.Ama sen,Gregor, hala onlar için en iysini düşünürsün. Yalnız değişim sırasında sadece değişmek olmuyor, bunu sadece bilmek yetmiyor,değişirken kendini iyi" beslemek" gerek, geriye bakmadan, yapamazsın edemezsin dinlemeden değişimin devamı getirmek gerek. ...İşte çoğunluk kazandı.Herşey eskisi gibi olmaya başladı bile...Gregor gitmeye düşündü ama düşündüğü gibi gitmedi... Işine geldiği gibi davranırız
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,8bin okunma
Reklam
547 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.