Bir şeylerin değişmesini isteyen bir sürü insan susarak, aslında hiçbir şeyin değişmemesi için ayak sürüdüklerinin farkında bile değiller. Ve edepsizlere karşı kurban edilen bu yaşamlar, katledilen hayatlar anadan kıza, babadan oğula garip bir uyuşukluk içinde devam ettiriliyor... Sayelerinde, hayat insanı değil, insan insanı yoruyor, dizlerine çöktürüyor ve yok ediyor.
Bu dünyanın yaşanılmayacak kadar aciz olduğunu bir kez daha gösterdi bana... Dünya klasikleri kitaplarını okurken Batı'nın tüm ahlaki rezilliğine şahit olmuştum. Türk klasikleri ise Batı
Niçin? Hem sizin suçunuz ne bunda? Niçin kendi üzerinize alıyorsunuz suçu? Halk dediğiniz, yaşlı dedikleriniz, aile babası dedikleriniz daha suçlu değil mi? Alçakları, serserileri susturmalıydılar, -çünkü hepsi alçak, serseriydiler bunların, ciddi bir şey olamaz yaptıkları! Hiçbir toplumda, hiçbir yerde düzeni polis yalnız başına sağlayamaz. Bizde herkes, güvenliğinin korunması için bir polis ister kendine. Toplumun kendi kendine koruduğunu anlayamıyoruz. Böyle durumlarda aile babaları, yüksek memurlar, kadınlar, kızlar ne yaparlar bizde? Susar, somurturlar. Hatta o kadar ki, edepsizlere ağızlarının payını vermek için toplumun gücü yetmez.