beklenti: seni hasta eder, o hasta ettikçe beklentin artar, beklentin artıkça sen daha da...
Farkımız bu
... Siz varolan şeyleri görür ve şöyle dersiniz; "Neden" Oysa ben olmayan şeyleri hayal eder ve derim ki; "Neden olmasın" .
Reklam
KARDEŞİM diyor sana üstadın…
Kendi içinde hep bir firarîsin. Biliyorsun, için dışına çevrilse, Hazreti Eyüp'ten daha yaralı olduğunu. Kalbini yarsalar "el firak" diye kanayacağını biliyorsun. Eline dikenler batıyor koparmak için uzandığın güllerden. Fani mahbubların alaka-yı kalbe değmediğini ağır bedeller ödeyerek öğreniyorsun. Seni kuyuya atanlar kendi
Ne Olur Dur
Ben ki; zihninde birbirine bağlı olmayan sinir uçlarını birleştiren düşüncelere, iç dünyamı aydınlatanlara ram olanım. Bu haslet insanın özünü ihtiva eden nefes gibi defaten gerçekleşen bir hakikatin naçizane kelimelerle dışa vurumu! Beni yazmaya sevk eden şey artık en büyük korkum. Kendini cüretkar addeden birinin iddia ettiği şey ile sınanmadığı görülmüş mü? Sınanır mı cüretkar olan biteviye! Üzerine gitmem gereken korkunun içinde artık katiyen bir felah mümkün! Yüreğime kulak verebilmek cesareti onca cendereden sonra nasıl mümkün? Bir pişmanlık mı? Bir aralık, birkaç saniye belki, geçip gitti itirafıysa ya ömür? Onca çer çöp, küfür, gürültü, yergi ve horluğun arasında bir ışık huzmesine benziyor inancın adı; umut! Ya onca sorgu? Anlaşılmaz bir yangındı yaşam! Ahire dair; azap, acı, ızdırap ve hikmetinden sual olunmaz ile bitiyor gün!
Kürk Mantolu Madonna
Hafsa kabanının iplerini bağlayıp turuncu şapkasını kumral saçlarının üzerine geçirdi. Ders kitaplarını da eline alarak sınıfından çıktı. Yine onun açısından çok keyifli olan bir dersten çıkmıştı. Edebiyat okumaya bayılıyordu. Kampüsünün olduğu binadan çıkıp çıkışa doğru ilerlemeye başladı. Dışarıda en sevdiği hava olan sonbahar vardı.
Biri gelir seni sen eder, Biri gelir seni senden eder
Şems-i Tebrizi
Şems-i Tebrizi
Reklam
Değil Mi? - Ulu Tanrım, akıl ermez sırrına, Bin bir ismi hakta pinhan edersin. İçirirsin sabrın peymanesini, Hikmetini sonra ayân edersin. Gizlenirsin bir nüvenin içinde,
Şevki bey:
"Pederem-ravza-ı Rıdvan be dü kendüne' bifaruht Nâ halef bâşem eğer -men bece-vi me fürüşem." Türkçesi: Bir avuç buğdayı tercih edip cennetten ayrıldı benim babam, dünyaya geldi Âdem (as). Ben bu alçak dünyayı yarım arpa tanesine satmazsam babamın oğlu olmayayım!
Kazanırken neyi kaybettin?
Yalnızca, ilerdeki bir hedef için yaşamak, sığ bir şeydir. Yaşamı dağın tepesi değil, eğimleri ayakta tutar. Her şeyin büyüdüğü yerdir burası. Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı, Robert M. Pirsig Sosyal medya paylaşımlarında denk geldiğim bir şaka var: Antik felsefe “Ben kimim?” sorusuyla başladı, insanların yaygın kişilik sorunu yaşadığı
-Ben seni bulurum +Ya bulamazsan -Senin gibi birini bulmaya çalışırım ama bulmak istemem, ben aslında sen gibi olanı değil hep seni ararım.. +Bulamayınca.. -Arar dururum ve bir gün ruh bedenden ayrıldığında seni bana bu dünyada nasip etmeyen yaradan o dünyada nasip eder. Eder değil mi?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.