Önce yanık acısı gibi keskin bir acı saplandı içime. Bunu çok iyi biliyorum. Sonra biri bu yanan yüreğimi üfleyerek serinletmeye çalışıyordu sanki. Ferahlatan bir serinlikti... O gün bugündür ne zaman Özlem gözden kaybolsa içim yanar, acı duyarım. Ama ne zaman özlem bana bakıp gülümsese, yüreğimdeki yangını söndüren o serin ferahlık tüm bedenime yayılır, beni mest eder. Galiba buna aşk deniyor.