“Cennet bahçelerine uğradığınız zaman istifade ediniz.” buyurdular. Sahabeler: “Cennet bahçeleri nerelerdir, yâ Rasûlâllah?” diye sordular. Efendimiz sallâllâhu aleyhi ve sellem: “Oralar, ilim/zikir meclisleridir.” buyurarak cevap verdi. (Tirmizî, Deavât, 82/3510)
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: اِتَّبِعُوا الْعُلَمَاءَ فَاِنَّهُمْ سُرُجُ الدُّنْيَا وَمَصَابِيحُ الْآخِرَةِ. “(İlmiyle amel eden) âlimlere tâbi olunuz. Zira onlar, dünyanın (doğru yolu gösteren) ışıkları ve âhiretin kandilleridir.” (Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr)
Reklam
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Muhakkak Ehl-i Beytim, Nûh (a.s.)’ın gemisi gibidir. Her kim ona binerse (onlara muhabbetle tâbi olursa) kurtuluşa erer. Her kim de ondan geri kalırsa boğulur (helâk olur).” (Kuzâî, Müsnedü’ş-Şihâb)
NEBEVÎ MÜJDELER (8/40)
Resûlullâh ﷺ Efendimiz buyurdular ki: «Her kim, "Allâh'tan başka hiçbir ilâh yoktur, yalnız Allâh vardır, hiçbir şerîki/ortağı yoktur; Muhammed (sallallâhu aleyhi ve sellem), Allâh'ın kulu ve resûlüdür. İsâ da Allâh'ın kulu ve resûlü, Meryem'e bildirip bıraktığı kelîmesi ve Allâh tarafından (hayat verilen) bir rûhtur. Cennet, haktır/gerçektir; cehennem de haktır/ gerçektir." diye şehâdet (gözüyle görmüş gibi tanıklık edip îmân) ederse, Allâh o kimseyi, ameli ne olursa olsun, cennete koyar.» Sahîh-i Buhârî, Enbiyâ’ 47, 3435.H; Sahîh-i Müslim, Îmân 46, 28.H
قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: اَلسَّخِيُّ قَرِيبٌ مِنَ اللهِ قَرِيبٌ مِنَ الْجَنَّةِ قَرِيبٌ مِنَ النَّاسِ بَعِيدٌ مِنَ النَّارِ. (ت) Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Cömert (kimse), Allâh’a (ve onun rahmetine) yakındır, cennete yakındır, insanlara yakındır, cehennemden uzaktır.” (Sünen-i Tirmizî)
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:"İlmin ortaya çıkıp (çoğalıp)amelin gizlenmesi (terk edilmesi),insanların birbirlerine sözleriyle yakınlaşıp kalbleriyle uzaklaşması yakındır. Bunu yaptıkları zaman, Allâhü Teâlâ onların kalblerini,kulaklarını ve gözlerini mühürler (de hakkı göremez olurlar).(Kenzü'l-Ummâl)
Reklam
قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: تَابِعُوا بَيْنَ الْحَجِّ وَالْعُمْرَةِ فَإِنَّهُمَا يَنْفِيَانِ الْفَقْرَ وَالذُّنُوبَ كَمَا يَنْفِي الْكِيرُ خَبَثَ الْحَدِيدِ وَالذَّهَبِ وَالْفِضَّةِ... (ت) Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hac ve umreyi peş peşe yapınız. Zîrâ bu ikisi, körüğün; demir, altın ve gümüşün pasını giderdiği gibi, fakirliği ve günâhları giderir, yok eder...” (Sünen-i Tirmizî) / FAZİLET TAKVİMİ Pazar-21-Haziran-2020
Namaz, oruç ve emanet
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hiçbir kimsenin namazı ve orucu sakın (sizi) aldatmasın. Dileyen oruç tutar, dileyen namaz kılar. Lâkin emânet(e riâyet)i olmayanın dîni (kâmil) olmaz.” (Musannef-i Abdurrezzak)
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “(Ey müminler!) Hanımlar hakkında hayırla davranmanıza dair vasiyetimi tutunuz. Çünkü onlar (Allâhü Teâlâ’dan) size emanettir.” (Sünen-i Tirmizî)
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.