480 syf.
·
Puan vermedi
·
23 günde okudu
Mektup
Özlem.. Sanırım en ön plandaki duygu budur, iletişimin mektuptan ibaret olduğu yıllarda.. Coşkuyla yazılan mektuplar, heycanla kaleme alınan cevaplar.. Sevgiliden gelen, içine yüreğini de koyduğu o kağıt parçasını bağrına basmak, öpmek, koklamak... Sonra heycanla kaleme sarılıp yazabildiğini yazabilmek, bütün sevgini, aşkını, coşkunu ilmek
Virginia Woolf ve Vita Sackville-West Mektuplaşmaları
Virginia Woolf ve Vita Sackville-West MektuplaşmalarıVirginia Woolf · Agora Kitaplığı · 201652 okunma
388 syf.
8/10 puan verdi
aslında her şeyin özünde benim bedenim var
Ten ve Taş - Richard Sennett (Bu biraz sübjektif olacak.) Mukayese ve Ben Kendimi kıyaslama konusunda durduramıyorum. Zihnin doğuşuyla var olmuş sanki bu. İnsan olmak - hayvan olmak, kadın olmak - erkek olmak, proleter olmak - burjuva olmak, taşralı olmak - şehirli olmak.. ya da en baştan alalım, olmak ya da olmamak. Hep bir kıyaslama hâli.
Ten ve Taş
Ten ve TaşRichard Sennett · Metis Yayınları · 2022149 okunma
Reklam
184 syf.
·
Puan vermedi
''İnsan Olmak'' Üzerine
‘’Yaşamak, kendisi olabilmeyi ve yaşama etkin bir biçimde katılabilmeyi tanımlar.’’* İnsan Olmak, bana çok sevdiğim Dostoyevski çözümlemelerini anımsatıyor. O yoğun, okuyunca bazen saatlerce, bazen günlerce düşündüğümüz; içinde kendimizden ve sevdiklerimizden, ‘’insanlıktan’’ birçok şey bulduğumuz değerli çözümlemelerin harika bir psikiyatristten
İnsan Olmak
İnsan OlmakEngin Geçtan · Metis Yayınları · 201922,7bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
36 günde okudu
Beden Asla Yalan Söylemez
beden yalnızca zihin için bir araç değildir, beden kendisi olma arayışındadır. beden kendisini inşa edebilmek ve kendisini oluşturabilmek için odada bir diğer bedene ihtiyaç duyar. beden, kendilik gibi yalnız ve yalnız ilişki içinde oluşabilir” diyor. ilişkisellik içinde kendini var etme mücadelesi veren bedenlerimiz kim bilir ne çok deneyimi ve
Beden Asla Yalan Söylemez
Beden Asla Yalan SöylemezAlice Miller · Okuyan Us Yayınları · 20193,083 okunma
Korona günlerinde EĞİTİM’i yeniden düşünmek!
Dünya değişiyor, dönüşüyor, modernleşiyor derken yeni bir evreyle yüz yüze geldik. Bu sefer bütün insanlığı belki de bütün evreni ilgilendiren yeni bir merhale… Yani evrensel bir vaka… Ama her geçen gün bu vakanın oluşturduğu hasarın boyutları daha da belirginleşiyor. Büyüdükçe büyüyor bu felaket!... Dünya genelinde yaşanan global bu
Bizim için 'mutluluk' olarak şekil almasa da, hayatın kendisi iyi bir şey değil mi? Johannes Friedmann bunu hissetti, ve hayatı seviyordu. Kimse bilmez, hayatın bize sunabileceği en büyük mutluluktan (aşktan) ferağat ettikten sonra, ulaşabildiği mutlulukların ne derecede tadını çıkardığını. Baharda şehir dışında kırsalda dolaşmak, bir çiçeğin kokusu, bir kuşun ötüşü - böylesi şeyler için şükranlık duyamaz mıydı insan? Keyif alabilmek için belirli bir eğitimin şart olduğu, evet, egitimin keyif almak olduğunu biliyordu, - bunu da kavramıştı, (bundan dolayı) kendini eğitiyordu.
Sayfa 60 - Ufak Bay FriedmannKitabı okudu
Reklam
Biz insanlar tuhaf varlıklarız. Özgür hareket ettiğimizi sanıyoruz, ama aslında zincirlere bağlıyız. Eğitimin, âdet ve geleneklerin, ilişkilerin ve çevremizin zincirlerine… İşte böylesi prangalar karşısında en güçlülerimiz bile boşuna uğraşıyor
Ne var ki Türkiye'de yaşayan bizler bilerek ve bilmeyerek bize zihin açıklığı sağlayacak hususlara yaklaşmaktan kaçınıyoruz. Böyle bir kaçışın temelde yatan iki sebebi var: Birincisi ülkemizde eğitimin hedef gözeten karakterde olmayışıdır. Yani ne devlet, ne aile, ne de (mikro veya makro) çevremiz toplum hayatının uzun vadeli oluşumuna katkıda bulunacak bir hazırlık faaliyetine kendini bağlamış değil. Mekteplerde, evlerde ve çevrede geçerli olan eğitim sadece günümüzü kazasız belâsız atlatmaya yarasın düşüncesiyle uygulamaya konuyor. Böylesi yalapşap eğitimin de bu eğitimi alan insanlara zihin açıklığı sağlamayacağı ve tam tersine bir zihin kargaşası ortaya çıkaracağı besbelli.
Erkekler ile kadınların, büyük ölçüde, içinde yaşadıkları toplumdaki fikirler ve davranışlarca eğitilmeleri gerekir. Her çağda kendisinden önceki çağdan gelenleri de içeren ve yüzyıla kişiliğini kazandıran bir dizi kamusal düşünce vardır. Şu çıkarımda bulunmak yerinde olacaktır: Toplum farklı bir şekilde düzenlenmediği sürece, eğitimin kendisinden fazlaca bir şey beklenemez. Bununla birlikte, burada güttüğüm amaçlar açısından şu kadarını söylemem yeterlidir: Çevre koşulları insanın yetilerinin gelişmesinde ne denli etkili olursa olsun, her varlık kendi aklını kullanma yoluyla erdemli olabilir; herhangi birinin kötülük yapma eğilimiyle yaratıldığını kabul edecek olsak, tanrıtanımazlığın önüne ne geçebilir? Böylesi bir durumda tapındığımız Tanrı'nın bir şeytan olduğunu da kabul etmemiz gerekmez mi? Sonuç olarak, kanımca en mükemmel eğitim, bedeni ve yüreği güçlendiren, anlayış gücü geliştirmeyi amaçlayan eğitimdir. Ya da başka bir deyişle, bireye kendisini bağımsız kılacak erdemler kazandıracak bir eğitimdir.
Sayfa 32 - İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARIKitabı okudu
280 syf.
9/10 puan verdi
Eski toplumlarda da görüldüğü üzere, kimi zaman, kimi halklar, yaşantılarını idame ettirirken çocuklarına verdikleri eğitimi bir okul ortamından ziyade, kendi yaşantıları içerisindeki deneyimlerle ve pratik uygulamalarla vermektedirler. Yaparak-Yaşayarak Öğrenme modelinin aktif olarak kullanıldığı ve pratikte okuldan uzak ama teoride okulla benzer
Küçük Ağaç'ın Eğitimi
Küçük Ağaç'ın EğitimiForrest Carter · Say Yayınları · 20218bin okunma
Reklam
Biz insanlar tuhaf varlıklarız. Özgür hareket ettiğimizi sanıyoruz, ama aslında zincirlere bağlıyız. Eğitimin, âdet ve geleneklerin, ilişkilerin ve çevremizin zincirlerine… İşte böylesi prangalar karşısında en güçlülerimiz bile boşuna uğraşıyor.
Maya Kitap, Epub
Bir Evlilikten Manzaralar Filmi Üzerine
Üç ayda yazdım dört ayda çektim ama bütün bir ömrün deneyimini kullandım ( Bergman) Bergman'ın yukarıda alıntıladığım cümlesini filme giriş yapmadan önce alıntılamanın önemi üzerinde durduktan sonra filme geçiş yapabilirim. Üç ayda yazılan, dört ayda çekilen ve tüm bir ömrün deneyimini kullandım dediği Bir Evlilikten Manzaralar filmi, evrensel
Saptama
Mekteplerde, evlerde ve çevrede geçerli olan eğitim sadece günümüzü kazasız belâsız atlatmaya yarasın düşüncesiyle uygulamaya konuyor. Böylesi yalapşap eğitimin de bu eğitimi alan insanlara zihin açıklığı sağlamayacağı ve tam tersine bir zihin kargaşası ortaya çıkaracağı besbelli.
154 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.