Ailenin Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni - Engels
Freud totemlere baglı olarak yaşayan ilkel toplumların ,totemler arasında bir çok ilişkiyi düzenleyen katı kuralların yaşandığını ve bir anlamda ailenin de ilksel kökenlerini açıklarken Engels de ailenin oluşumunu incelerken ilkel kabilelerdeki aile öncesi akrabalık ilişkilerininin evrimini inceliyor. Neden okunmalı Ilkel komün sisteminin modern çağlara yaşadığı değişimleri gösterdiği için önemli bir kaynaktır.Ayrıca sosyalist feminizme önemli ölçüde ışık tutmuştur. Bana göre bu kitabın ardından kutsal aile Engels -Marx ve de Kadın ve Aile ile devam edilebilir. Engels bu kitabında, aile yapısının, toplumun içinden geçtiği ekonomi koşullar ve gelişmelere bağlı olarak geçirdiği değişimleri ele alarak, farklı tarihsel toplum ve dönemlerdeki örneklemelerle bunu somut bir zemine oturtma başarısını gösterir. Bu varılan sonuçlar ile, emeğin verimliliğindeki artışın işbölümü ve barış dönemlerine, bunun karşısında sömürü ve özel mülkiyet dönemlerinde bunun tersinin neden ve nasıl olduğu ile sınıfların oluşumunu, aile öznelinden başlayarak toplumsal genellemeye yayarak, başarılı bir şekilde açıklar. Engels'in “fuhuş, kadınlardan da çok, asıl erkekler için ahlak bozucudur. Fuhuş, kadınlar içinde yalnızca kendini buna kaptıran mutsuzları alçaltır ve bunların sayısı, genellikle sanıldığından çok daha küçüktür. Buna karşılık, fuhuş, bütün erkek dünyasının niteliğini değerden düşürmekte, alçaltmaktadır” (s. 88-9), ve “kadının tekeşliliği hiçbir zaman erkeğin açık ya da saklı çokeşliliğine engel olmamıştır” (s. 89)
270 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Marx neden haklıydı ? Terry Eagleton ünlü bir Maksist yazardır. Bu kitapta Marx'ın tüm fikirlerini toptan bir savunması bulunmamakta birlikte asıl amacı Marx hakkında söylenen artık dile iyice yapışan bazı yanlış düşünceleri çürütmek. Bir düşünürün yazdıklarıyla, o düşünürün yazdıklarını uyguladığını söyleyenler; işte düşünürü yanlış
Marx Neden Haklıydı?
Marx Neden Haklıydı?Terry Eagleton · Yordam Kitap · 2011102 okunma
Reklam
Tüm toplumsal ilişkiler çok uzun bir süre ve sürekli iç mücadeleler içinde, dönüşüm geçirirler. Toplum deri değiştirmeye devam eder. Değişimin her aşaması dolaysız olarak bir öncekinden köklenir. Bu süreç zorunlu olarak politik bir nitelik taşır, yani değişim halinde olan toplumun içindeki çeşitli çeşitli grupların çatışmaları ile gelişir. İç ve dış savaşlar yerlerini "barışçı" reform dönemlerine bırakır. Ekonomi, teknik, bilim, aile, ahlak ve günlük hayattaki devrimler, dengeye ulaşmasına engel olur. Sosyalist devrimin sürekli niteliği burada yatmaktadır.
Sayfa 16 - Yazın Yayıncılık - 4. Baskı
OLİGARŞİK KOLEKTİVİZMİN TEORİ VE PRATİĞİ, Emmanuel Goldstein Birinci Bölüm Cehalet Güçtür. Bilinen tarih boyunca, olasılıkla Neolitik Çağ'ın sona ermesinden bu yana, dünyada üç tür insan olagelmiştir: Yüksek, Orta ve Aşağı. Bunlar kendi içlerinde de pek çok alt bölüme ayrılmışlar, sayısız ad taşımışlar, sayıları ve birbirlerine karşı
Can
543 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
     Kuşkusuz ki Marksizmin ve diyalektik materyalizmin en büyüleyici yanı, ancak sonsuz bir devinimin iç çelişkileriyle çözümlenen bir kavrayışın toplum hayatına yansıması olan gelir dağılımında tutunduğu eşitlikçi yaklaşımıdır. Bu, Marksizmin kabul edilebilirlik boyutu en tartışmasız olan fikridir. Tabi bu yalnız bir fikir olarak kalmaz ve Marx,
Felsefenin Temel İlkeleri
Felsefenin Temel İlkeleriGeorges Politzer · Sol Yayınları · 20031,511 okunma
JOSEF STALİN-DİYALEKTİK VE TARİHSEL MATERYALİZM Diyalektik materyalizm, Marksist-Leninist partinin dünya görüşüdür. Doğa olaylarına yaklaşışı, onları inceleme ve anlama yöntemleri diyalektik, doğa olaylarını yorumlayışı, bu olayları kavrayışı ve teorisi materyalist olduğundan, bu dünya görüşü, diyalektik materyalizm adını almıştır. Tarihsel
Reklam
Jozef Stalin Son Yazılar 1950-1953 Stalin'in 1950-1953 yılları arasındaki inceleme, konuşma, mesaj ve söylevlerini biraraya getiren Dernièrs Ecrits 1950-1953 (Editions Sociales, Paris 1953) adlı kitabını, Fransızcasından, M. Gaziturhan dilimize çevirmiş ve kitap, Son Yazılar 1950-1953 adı ile Sol Yayınları tarafından, Aralık 1977 (Birinci
Emekçilerimize, işçilerimi ze, köylülerimize ve memurlarımıza şunu iyice an atmalıyız ki, emperyalist saldırı tehlikesi Democles in kılıcı gibi başımızın üzerinde sallanmaktadır, barış durumu diye bir şey söz konusu olamaz ve ödevimiz Devrimi her gün biraz daha güçlendirmeye de vam etmekten ibarettir. Çünkü istila tehlikesine kar şı en büyük garantimiz Devrimin kendisidir
Emperyalizm geniş sömürgelerin ve bağımlı ülkelerin yüz milyonlarca insanın en utanmazca sömürülmesi, onlara en insanlık dışı zulüm demektir ) Leninizmin İlkeleri
Martin o zaman sözünü söylemişti: - Sosyalistlerden korkuyor ve nefret ediyorsunuz. Ama neden.? Ne onları ne de öğretilerini tanıyorsunuz. Bay Morse: - Öğretiniz açıkça sosyalizmi akla getiriyor, (..) Martin güleç bir yüzle: - Cumhuriyetçilerin aptal olduğunu söylemek; özgürlük, eşitlik ve kardeşlik balonlarının artık patladığını savunmak beni sosyalist yapmaz; dedi, Jefferson'ı ve temel aldığı bilimsellik dışı Fransızları sorgulamak, beni sosyalist yapmaz. İnanın Bay Morse, açıkça düşmanı olduğum sosyalizme, siz benden çok daha yakınsınız. Bay Morse: - Şaka yapıyorsunuz galiba, diyebildi sadece. - Hiç de değil. Söylediklerimde ciddiyim. Hâlâ eşitliğe inanıyor, ama büyük şirketler için çalışıyorsunuz. Büyük şirketler ise sürekli, eşitliği gömmeye çalışmakla meşgul. Sizse eşitliğe inanmadığım için, tam da yaşamınızın dayanağı olan şeyi onayladığım için bana sosyalist diyorsunuz. Cumhuriyetçiler eşitliğin düşmanıdır; ona karşı savaşırken eşitlik lafını ağızlarından düşürmezler oysa. Bu yüzden onlara aptal diyorum. Bana gelince, ben bireyciyim. Yarışı hızlı olanın, savaşı güçlü olanın kazanacağına inanıyorum. (..) Kişisel olarak entelektüel bir ahlakçıydı ve onu bayağı bir burnu büyüklükten de fazla rahatsız eden şey, çevresindekilerin ekonomi, metafizik, duygusal ve taklitçi unsurları çorba eden tuhaf ahlak anlayışıydı.
Sayfa 278Kitabı okudu
Reklam
Sözde Özgürlük
Bizler, asla resmi düşüncenin karşısından kör bir itaat içinde olan ücretliler ve devlet bütçesinin koruyuculuğu altında yaşayıp, "özgürlüğü" tadan burslu öğrenciler oluşturmamalıyız.
Sayfa 108Kitabı okudu
Niçin Sosyalizm
"Tarihsel gelenek daha dün başlamış sayılır; hiç bir yerde, Thorstein Velben'in deyimiyle, insanlığın gelişiminde «yağmacılık dönemi»ni aşmış değiliz henüz. Gözle görebileceğimiz ekonomik oluşmalar bu aşamanın malıdırlar ve bunlardan çıkarabileceğimiz yasaları başka aşamalara uygulayanlarız. Sosyalizmin gerçek amacı insanlığın «yağma ve çapul» dönemini geride bırakmak ve daha ilerilere gitmek olduğuna göre, ekonomi bilimi, bugünkü durumunda, geleceğin sosyalist toplumuna pek az ışık tutabilecektir. Sonra sosyalizm törel ve toplumsal bir amaca yönelmiştir. Ama, bilim ne amaçlar yaratabilir, ne de bunları insanlara benimsetebilir; olsa olsa, bazı amaçlara götüren bir takım araçlar sağlayabilir ancak. Amaçlar, yüksek bir ahlâk ülküsü taşıyan insanların kafasında doğar. Bu amaçlar ölü doğmadıkları, canlı ve güçlü oldukları zaman, sayısız insanlarca benimsenerek ilerilere götürülür. Toplumun ağır gelişmesini işte bu yarı bilinçli insanlar sağlar. Bu nedenlerden ötürü, insanla ilgili sorunlarda, bilim ve bilimsel yöntemi küçümsemekten kaçınmalıyız, toplum düzenine değinen sorunlar üstünde yalnız uzmanların söz sahibi olduğunu da kabul etmemeliyiz."
Sayfa 29 - Alan Yayıncılık
Necip Fazıl'ın Başyüceliğinde idare
Yönetim ve Ekonomi Necip Fazıl'ın Başyücelik Devleti bir "Yüceler Kurultayı ve onun tarafından seçilen bir "Başyüce" tarafından yönetilir. Yüceler Kurultayı, "milletin; dinde, fikirde, sanatta, ilimde siyasette, müspet bilgilerde, ticarette, askerlikte, idarede, işte, hülasa insan kafasının arayıcı ham lelerini ve idrak
·
Puan vermedi
Nurettin Topçu Sohbetlerinden Kalan
Gençlik yıllarımda beni tanıyanlar takıntılı bir hasta gibi aynı kitapları tutulmuşçasına dönüp dönüp okuduğumu bilir. Nurettin Topçu’nun, rengarenk kapaklı Dergâh baskısı kitaplarıdır bunlar. İlk okuduğum kitabıysa, Yarınki Türkiye. “Yarınki Türkiye’nin kurucuları, yaşama zevkini bırakıp yaşatma aşkına gönül verecek, sabırlı ve azimli, lakin
Bir İnsanla Karşılaşmak
Bir İnsanla KarşılaşmakAli Birinci · Dergah Yayınları · 202046 okunma
Resim