352 syf.
·
Puan vermedi
1984 İncelemesi
George Orwell – 1984 Bugün; hepimizin bir yerlerden illaki duyduğu, en azından Instagram hikayelerinden gözümüze ilişmiş, günümüzde oldukça popüler bir eser olan George Orwell’ın 1984 romanı hakkında bir şeyler karalamak istedim. Yaptığım gözlemler neticesinde, insaların kafasında “popüler olan bayağıdır.” gibi gerçekdışı bir önyargı olduğunun
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019164,9bin okunma
Şuan çoğu şey eksik geliyor biliyormusunuz? Bir zamanlar kaşınızla gözünüz arasındaki mesafe kadar yakın olduğunuz insanla şuan aranızda kilometreler olabiliyor ve sonra dile keşkeler dolanıyor. Ne çok keşke deniyor ondan sonra, o kadar yakından hergün buluşup sohbet edecek, beraber gülecek kadar yakınken şimdi sadece attığı fotoğraflara bakmak ne can acıtıcı. Keşke daha çok bulussaydik,daha çok zmn gecirseydik, daha çok gülseydik, dhaa çok baksaydim gözlerinin içine..ben seni hersyden çok sevdim hersyden daha çok kıskandım elinde tuttuğun telefondan sıktığın parfümden bile..çünkü onlar sana benden daha yakınlar sürekli yanında olmak istiyorum sürekli yanımda ol istiyorum ne ara kalbime söz geçiremez oldum bilmiyorum kötü kral'a ne zmn aşık oldum... Biliyorum bana zarar veriyor, o bana değil başkasına ait olcak ama ona bakınca, onunla olunca zaman dursun istiyorum sonsuza denk öyle kalalım istiyorum.. Ama artık o çok uzaklarda ya bu yaşadıklarımız sonsuza denk anı olarak tarihe gömülcek ya da birimiz unutup diğerimiz kalbinde yaşatmaya devam edecek belki birbirimizi bir daha asla görmicez, asla karsilasmicaz.... Tesadüfen ilk defa gördüm onu Tesadüfen son defa görmüşüm onu..:))
Reklam
Ahlak üzerine
Ahlak ve adalete dair yargı ve tutumlarımızın sürü halinde yaşayan bir canlı olmamızla, kişisel olarak ise anne babamızın bizim üzerimizdeki projeksiyonları, bizim bu projeksiyonlara yanıtımız, annemizin bebekken duygusal olarak bizi ne ölçüde aynalayabildiğiyle ilgili olduğu çok açık. Bunun hangi tarihte, nasıl bir mülkiyet rejimi içinde, nasıl
Ahlak üzerine
Ahlak ve adalete dair yargı ve tutumlarımızın sürü halinde yaşayan bir canlı olmamızla, kişisel olarak ise anne babamızın bizim üzerimizdeki projeksiyonları, bizim bu projeksiyonlara yanıtımız, annemizin bebekken duygusal olarak bizi ne ölçüde aynalayabildiğiyle ilgili olduğu çok açık. Bunun hangi tarihte, nasıl bir mülkiyet rejimi içinde, nasıl
368 syf.
4/10 puan verdi
Bu Colleen Hoover'ın okuduğum ilk kitabıydı. Bir daha okumam diyeceğim kadar kötü olmamakla beraber; içindeki toksik ilişki ve aptal karakterler yüzünden yazarın isminin yanına kocaman kırmızı bir soru işareti eklememe sebep oldu. Okura ana karakter diye kakalanan karakterimiz Tate, yüksek lisans yapmak için abisi Corbin'in yanına
Çirkin Aşk
Çirkin AşkColleen Hoover · Epsilon Yayınları​ · 20152,736 okunma
576 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Krallar ve Soytarıları Kitap İncelemesi:
Birinci kitap beklentimi o kadar üst çıtalara çıkartmıştı ki... Galiba daha üstü olamaz diyordum. Ama bilin bakalım bu hangi yazar? Tabi ki Nagila ve ondan da bundan daha azını beklemek hata olurdu. O kadar fantastik kitap okudum ama ben hiçbir fantastik kitabın böylesine kadınları öne çıkardığını görmedim. O kadar duygulandım ki. Yani seri tamam
Krallar ve Soytarıları
Krallar ve SoytarılarıN. G. Kabal · Martı Yayınları - Özel Yayın · 20214,753 okunma
Reklam
272 syf.
4/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Bir aşk hikayesi mi ? Bence hayır. Çünkü Felix küçüklüğünden beri ne sevgi , ne merhamet görmüş , ne ailenin ne olduğunu bilmiş ne de bir çocuk sınıfına konmuş. Bu yüzden anne ve annelik duyguları içinde görünen birine "aşk" benzeri duygu duyması çok normal ama bence bu aşk değil ! Bu daha çok eksik yanın tamamlanma ihtiyacı. Henrietta'ya gelirsek... O da ailesi tarafından her zaman hor görülmüş ve mutsuz bir çocukluk geçirmiş. Her daim insanların gözündeki değeri hesap eden bir insan olduğu için beğenilmesi arzusu ile Felix'e bağlanıyor. Bu da tam olarak bir aşk değil. Yine bir ihtiyaç konusu.. Ve Lady Dudley benim en içime sinmeyen karakter. Arzu ve nefsi istekleri aşk diye adlandıran bu kadın sadece kendi şehveti içinde boğulan sorumsuz bir anne.. Aynı zamanda bir söz cambazı. Ama bana göre Henrietta ile Lady Dudley arasında benzer küçük bir nokta var. İkisi de bir anne.. Belli bir sınırları ve koruması gereken kırmızı çizgileri var. Henrietta , Lady Dudley kadar olmasa da Felix'i günaha ve aşk bağlamında ki hislere çeken biri. Çünkü Felix'in kendisine karşı olan hislerini bilirken " dost kalalım " demek her iki insan içinde bir çözüm değil. Özellikle bu kararı verdikten sonra bu karar dışına çıkmak tüm kararlılığı yıkan bir durum. İnsanların aşklarına ve acılarına saygım var. Ama hiçbir sevgi bir insanın karakterini bozmamalı, sınırı aştırmamalı. Acıların ardına sığınıp hatalar için bahaneler oluşturulmamalı. Acı verse de insanın içine gömülüp, kimseyi yıkıma götürmemeli. Yanlış bir his , masumane hissiyatların önünde yer almamalı.
Vadideki Zambak
Vadideki ZambakHonore de Balzac · Dionis Yayınları · 201342,1bin okunma
128 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Okudukça güzel kalalım
Mahir Ünsal Eriş ile "Benim Adım Feridun" öyküsüyle tanışmış gerisini getirmemiştim. Son bir haftada "Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde" ve "Olduğu Kadar Güzeldik" öykü kitaplarını bir çırpıda okuyuverdim. Dili çok samimi ve muzip olsa da öyküler bir o kadar hüzünlüydü. Bazen okurken yok artık bu da olmamıştır der inanmazsınız ama bu kitap da her şey o kadar gerçek geliyor ki umarım olmamıştır diyor insan. Hayatımız, tercihlerimiz hep yaşadığımız tecrübelerimizle şekillenir bu kitap anlattığı hayatlarla yaşamadan da tecrübe edindiriyor insana. Tecrübelerin yanı sıra bir gezintiye de çıkarıyor insanı. Şu evlere tıkıldığımız pandemi günlerinde Bandırma, Ankara, Samsun gezdim sayesinde. Zaten bir Ankaralı olarak da ne zaman bir kitapta filmde Ankara görsem ayrı bir gönül bağı kurmuşumdur. Öyküler hep yetersiz gelir bana. Tam anlamıyla dahil olamam sanki içine, bir şeyler hep eksik kalır sonrasında ne oldu diye kafamı kurcalar durur. Ama bu kitapta öyle yerlerde bitiyor ki tamam oluyor hatta bazılarında daha fazlasını bilirsem daha çok üzülürüm bu kadar yeter diyorsunuz. Sonuç olarak diyeceğim o ki ben her bir parçasını ayrı sevdim her bir öyküdeki karaktere de ayrı sarılmak istedim. Okuyalım, okudukça da güzel kalalım.
Olduğu Kadar Güzeldik
Olduğu Kadar GüzeldikMahir Ünsal Eriş · İletişim Yayınevi · 20132,929 okunma
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.