Kabil Irmağı'nın kurumuş yatağında seyyar satıcılar geziniyordu. Kısa bir süre sonra, ırmağın delik deşik, güneşten çatlamış çukurlarında, rulo yapılıp el arabalarına yığılan Titanic kilimleri, Titanic kumaşları satılır oldu. Ya da, Titanic deodoranı, Titanic diş macunu, Titanic parfümü, Titanic pakora'sı, hatta Titanic burka'ları. Fazlasıyla ısrarcı, yapışkan bir dilenci kendine "Titanikli Dilenci" diyordu.
Titanic Şehri doğmuştu.
Sayfa 355 - Everest Yayınları