"Seni yere mi düşürdüler? Sızlanmanmayı bırakıp kalk ve yoluna devam et! O yolda bir daha mı vurdular, yine mi düştün? Tekrar kalk ve yoluna devam et. Varacağın yere kadar sakın ola ki sızlandığını ya da vazgeçtiğini görmeyeyim Elif! Vardığın yerde bağıra bağıra mı ağlarsın, hıçkıra hıçkıra mı bilmem? Ancak önce o yolu katedeceksin. Inan bana küçük dostum, kimse senin yaralarınla ya da ne kadar acıdığınla ilgilenme. Ağırlığını kalbine yüklemeden yoluna devam edeceksin."
"Hissettiğim sevgiyi de göremiyorum ama sevdiğimden eminim. Canım yandığında, kalbim kırıldığında, incindiğimde içimdeki sızıyı da göremiyorum ama yaralandığımdan şüphem yok. Göremiyorum diye varlığını inkar mı edeceğim?"