Yazarın gücü, yerel ağızları ve alt sınıf yaşamları (sınıfsal ve ekonomik yönden) roman atmosferinde tüm canlılığıyla yaşatarak okura geçirebilmesinden geliyor. Bu anlamda, Antabus’un Leyla’sı, son zamanlarda okuduğum en çarpıcı roman karakteri oldu.
Ayrıca, kadının edebiyatta olduğu gibi hayatta da özne olma mücadelesi verdiği çağdaş dünyada, tüm toplumsal siyasal baskıları kırıp artığımız bir geleceğe inançla, güzel bir 8 Mart diliyorum tüm kadın arkadaşlara.
AntabusSeray Şahiner · Can Yayınları · 20143,588 okunma
Kitabı bilmeden tiyatrosuna gittim , ben bu kadar ağladığım bir oyun hatırlamıyorum, oyun esnasında sesim çıkmasın diye hickiriklardan nasıl kendimi güç tuttuğumu biliyorum. 3. Sayfa haberi baktığın zaman ama öylesine gerçek ve iğrenç bir acı ki...
tiyatrolar.com.tr/m/tiyatro/antabus
Sınıfta okumayı ilk söken Ayşe oldu. Ayşe yakasında kırmızı kurdeleyle gezdikçe diğer veliler çatır çatır çatlıyor (...) Diğerlerinin çocukları Ali'ye topu tutturana kadar Ayşe'nin Ali'si Avrupa liglerinde top koşturmaya, Işıl'ları ılık süt içene kadar Ayşe'nin Işıl'ı o sütten mayaladığı yoğurtla cacık yapmaya başlamıştı bile.
Zenginlik ve yoksunluk -dini bir bilinç ve kötü bir dünyevi bilinç, soyut kültür ve soyut yoksunluğu, devlet ve fiili baskı- geçmişte ve günümüzde insani gerçekliği parçalayan temel çelişkilerdir.
Katkınız için teşekkürler Murat Bey. Bu tabii biraz duygusal bir yorum olmuş. Bahsettiğiniz koşullar da doğru, fakat bu koşulları yaratan sınıfsal farklılıkların da tespitini yapabilmek önemli. Bunun için kuramsal okumalara ihtiyacımız var. Hep olacak... sevgiyle.