Her günün en fazla altı saatini uykuda geçirdiği için, geri kalan on sekiz saat, haksız bir işkence haline geliyor, ne yapacağını, neden hala yaşadığını bilmeden, zamanın denizinde oradan oraya dolaşıp duruyordu.
O ince ruhlu, zarif, efendi adam katilse ben bin kere katilim. Bir keresinde hoşuna gitsin diye masasına çiçek getirip koymuştum. İşte şimdi beni mest ettiniz İsmail Bey, dedi. Sizi bir daha çiçeksiz bırakmam dedim.