Bir memleket, düşman istîlâsına uğrar, yakılır yıkılır. Siyâsi, askerî, içtimaî ve iktisâdî çöküntü, kültür ve sanat alanında taş taş üstünde bırakmaz. Elhak bilinir ki, bu bir bozgundur ve düşmandan da başka bir şey beklenemez.
Fakat bizi bir mânevî iflâsa götüren kuvvet, topunu, tüfengini üstümüze çevirmiş bir düşman değildir. Bugün, bizi biz yapan değerlerimizden eden ve içimizde kol gezen, üstelik ayak sesi de duyulmayan, gaflet ve cehâletimizdir. Öyle ki kendi kendini inkar eden bu şuursuz ve hesapsız gidiş, bizi târihi ve millî benliğimize mesnet teşkil eden kıymetlerden sıyırıp çırılçıplak bırakmış bulunuyor.
Sayfa 120 - Kubbealtı neşriyat