"Her şeyin çaresi vardı ama ümitsizlik hastalığının tedavisi yoktu."
Sayfa 179Kitabı okudu
Güneş gökyüzünden yükseldikçe, gürültü ve hareket azalıyor. Tam öğle vakti el ayak çekiliyor. Ve nefes alan şehir, yorgunluğun pençesine düşüyor ve saatlerce her tarafı bir sessizlik ve hareketsizlik kaplıyor.
Sayfa 65Kitabı okudu
İnsanların hayatlarını kolaylaştıran icatları yapan da Elhamra Sarayı'nı ve Selimiye'yi inşa eden de akıl, milyonlarca insanın ölümüne neden olan savaşları yöneten de kitlesel imha silahlarını yapan da akıl.
Aklın klavuzluğunu doğru vahiy tasavvuru yapmıyorsa..
♤İnsanların hayatını kolaylaştıran icatları yapan da Elhamra Saray'nı ve Selimiye’yi inşa eden de akıl, milyonlarca insanın ölümüne neden olan savaşları yöneten de kitlesel imha silahlarını yapan da akıl.
İnsanların hayatını kolaylaştıran icatları yapan da Elhamra Saray'nı ve Selimiye’yi inşa eden de akıl, milyonlarca insanın ölümüne neden olan savaşları yöneten de kitlesel imha silahlarını yapan da akıl.
Sayfa 8Kitabı okuyor
Hasret
“ en çok neresi mi ağzıydı elbet
bütün duyarlıklara ayarlı
öpüşlerin türlüsünden elhamra
sınırsız denizinde çarşafların
bir gider bir gelirdi işlek ağzı ”
Sayfa 43
Yalnız, birer kibrit çakar gibi şimşek ışığı altında gösterelim:
Emevilikte ve Abbasilikte İslâm, bir eserimdeki tâbirimle, her kum tanesinin içine bir Elhamra sarayı yerleştiren bir müsbet bilgiler ve dünya imarı marifetine ulaşmıştır.
Aynı devirde, İspanya Engizisyon Mahkemeleri Sevilla'da insanları canice yaktırırken, Osmanlı topraklarında ahali; dini, ırkı ayırt edilmeksizin sükûnet ve huzur içindedir. Elhamra Kararnamesi sonrası sultan, İspanya'dan Müslüman ve Yahudileri, güvenli Osmanlı topraklarına tahliye eder. Bu topraklarda, Osmanlı'nın engin şefkat ve adaleti gölgesinde yaşam sürer insanlar.
II.BayezidKitabı okudu
Elhamra da Aslanlı Avlu
>> Doğu masallarında bahsedilen sarayların gerçek dünyada vücut bulmuş hali diyebileceğimiz Elhamra da Aslanlı Avlu'daki sütunlar, tarihi mirası bekleyen muhafızlar misali ziyaretçilerı karşılıyor.
Sayfa 44 - Derin Tarih, Tarih Okuyan Şaşırmaz, 2022, Özel Sayı Endülüs, Genel Yayın Yönetmeni Taha Kılınç, Ketebe Kitap ve Dergi Yayıncılığı, Özel Sayı 22 Endülüs, Albayrak MedyaKitabı okuyor
V. Muhammed'in tahta dönüşü şerefine
İslâm medeniyetinde Ay takviminin esas alındığı ve resmî olarak kutlanan iki bayram vardır: Ramazan ayının sonundaki Ramazan Bayramı ve bundan iki ay 10 gün sonra kutlanan Kurban Bayramı. Mısır ve Kuzey Afrika'da hüküm süren Fâtımîler döneminde bunlara Hz. Muhammed'in doğum günü olan "Mevlid Kandili" eklendi. Her ne kadar yeni bir icat olup (Arapçada bid'at olarak adlandırılır) dönemin pek çok Müslüman âlimi tarafından tepkiyle karşılansa da, bu kandil kutlaması 13. yüzyılda (bugün de devam ettiği gibi) Kuzey Afrika'da yaygınlaşmış, kısa süre içinde boğazın öbür tarafındaki Gırnata Nasrîlerine ulaşmıştı.
Öyle anlaşılıyor ki 29-30 Aralık 1362 (12 Rebîülevvel 764) gecesi kutlanan Mevlid, V. Muhammed'in Gırnta'ya dokuz ay kadar önce geri gelmesinden sonra Elhamra'da kutlanan ilk gece olmuştur. Muhammed, babası I. Yûsuf'un öldürülmesinden sonra 1354 yılında tahta geçmiş fakat o da 1359'da bir saray darbesine maruz kalmıştı. Kuzey Afrika'daki Merînî sultanlarının ve Hıristiyan Kastilya'daki I. Pedro'nun da yardımlarıyla 1361 yılında Gırnata'daki tahtına geri dönebildi ve 30 yıl boyunca kesintisiz tahtta kaldı. Nasrîlerin 14. yüzyılın başlarına, I. İsmail'in saltanatına kadar geri giden geleneklerine göre V. Muhammed'in tahta dönüşü, yeniden yapılanmayı göstermek üzere Elhamra Sarayı'nda bir program düzenlenerek kutlanmıştı.
Sayfa 43 - Derin Tarih, Tarih Okuyan Şaşırmaz, 2022, Özel Sayı Endülüs, Genel Yayın Yönetmeni Taha Kılınç, Ketebe Kitap ve Dergi Yayıncılığı, Özel Sayı 22 Endülüs, Albayrak MedyaKitabı okuyor