“Onu tiyatronun önünde bekleyen otomobile götürdüm. Dışarıda buz gibi, insanın içini kesen bir New York ayazı vardı. Otomobile binmeden önce tekrar boynuma sarıldı. "Beni bu yaz Kayseri'ye götür yine!" dedi. Ona değen yanağımın ıslandığını hissettim. Anadolu'nun büyük çınarı, koca Elia Kazan ağlıyor muydu, yoksa yağan kar mı eriyordu yüzünde, anlayamadım. Otomobil New York trafiğine karışıp gitti ve ben ardindan bakakaldim.”
Sayfa 394Kitabı okudu
Elia Kazan, Amerikan siyasi tarihinin utanç sayfalarından biri olan o "cadı kazanı"nın (J.R. McCarthy'nin solcu, komünist avı) ne yazık ki hem cellatlarından, hem de kurbanlarından biri olmaktan kurtulamadı.
Reklam
ELİA KAZAN
"Elia, sizce yaşam nedir?" diye sordum yaşlı adama. "Sonsuz bir boğuşma" diye yanıt verdi bana... Elia Kazan (1909-2003)
Elia Kazan memleketinde
Anadolulular "Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur." derler ama bu kez bir insanla bir dağ kavuşuyor.
Sayfa 99 - Elia KazanKitabı okudu
Leonard Rosenman
Rosenman, etki yaratan üç film müziği bestelemiştir. İlki Rosenman'ın yönetmen Elia Kazan ile çalıştığı East of Eden filmidir. Besteci, bu filmde ergenlik çağı bunalımlarını ifade etmek için disonans (armonik olarak uyumsuz notaları birlikte kullanmak) yer vermiştir. Bu tarz, onun bestelerinin vazgeçilmezi olmuştur. Bestecinin benzer çalışmaları Rebel Without A cause'da da devam etmiş, trajediyi aktaran blues folk öğeleri kullanılmıştır. Daha sonra özel bir klinikteki akıl hastalarının hikayesini anlatan The Cobweb filmi gelir. Rosenman burada da yine müzikal normlara karşı gelerek 12 tonlu atonal bir müziğe imza atmıştır.
Sanat ve kültür de; sınıfsal ayrışma ve taraf olmanın kıran kırana yaşandığı kavga alanıdır .. Bu zeminde ya Dali ya da Picasso; ya da İsmet Özel, Küçük İskender ya da Nazım Hikmet, Aragon, Pablo Neruda, Cigerhun ! Ya Cem Karaca ya da Victor Jara! Ya Einstein ya da Elia Kazan! Ya Gorki ya da Orhan Pamuk olunur! "Hümanist eveleme-gevelemeler"le bir "üçüncü yol" icat edilmesi mümkün değildir! "Mümkündür," diyenler yalan söylemektedirler!
Sayfa 505 - Öteki Yayınevi
Reklam
Yürüyemezmişim gibi davranıyorlar orada. Yürürüm. Sadece yürümemi istedikleri yere yürümüyorum, o kadar.
Sayfa 476Kitabı okudu
Siz gençlere son bir küçük tavsiyem olucak. Tıpkı Mikis Theodorakis,Elia Kazan, Yaşar Kemal,Orhan Veli, Nazım Hikmet,Pablo Neruda,Lorca,Brecht,Aragon gibi hayata coşkuyla, şiirle,heyecanla yaklaşın; bireyci değil,çoğulcu olun; her şeyi inceden inceye hesaplandığınız,stratejilerinizin esiri olduğunuz bir kariyer oluşturmayın,yoksa insanları soğuk buzlu camlar ardından süzen acımasız,duygusuz ve yalnız bir insan olursunuz. Sevdanız ve kavganız olmalı hayatla. Dayanma gücümüzün sonuna geldiğimizde bile coşkuyla ayağa kalkabileceğimizi ,hepimizin güvencesi olduğunuzu ve derin bir saygıyı hak ettiğinizi farklı zamanlarda hep gördüm ve görmeye de devam edeceğime olan inancım tam. Size sahip olduğumuz için şanslı olduğumuzu biliyoruz; sizde kendinizi asla hafife almayın,kendinize güvenin ve yılmadan amaçlarınıza sarılarak yürüyün. Unutmayın dünyayı güzellik kurtaracak.
"Yaşar Kemal Homeros'tan bu yana gelen en eski geleneksel anlatıcıdır. Başka bir sesi olmayan halkın sesidir." Elia Kazan
“finally directing consists of turning psychology into behavior.” -Elia Kazan
Reklam
Hayat böyledir işte Görüyorsunuz ya Ne sanıldığı kadar güzel, ne de korkulduğu kadar kötüdür!
Kapısını çaldığım yaşlı adam için de öyle mi olmuştu acaba? O da burada doğmamıştı. İstanbul doğumluydu, Amerika'ya dört yaşında gelmiş getirilmiş demek daha doğru- olduğu için, hele o yılların koşullarında, yani 20. Yüzyıl başlarında Amerika'yı filmlerden tanıma olasılığı hiç yoktu. Amerikanın filmlerini gören değil, yaratan ve dünyaya gösteren biriydi o. Kendini Amerika'lı sayan bir Anadolulu, Rum sayan bir Türk, Türk sayan bir Rum, Anadolulu sayan bir Amerika'lı, New York'lu sayan bir göçmen, göçmen sayan bir New York'lu. Belki de hiç biri. Hem hepsi, hem hiçbiri. Üst üste binmiş kimliklerin çoğaltırken azalttığı, güçlendirirken zayıflattığı bir adam. Adı Elia, adı İlya, İlyas, Aliya; soyadları Kazancıoğlu, Kazan; annesinin kızlık soyadı ise Şişmanoğlu. Evinde sehpanın üstüne gelişigüzel atılmış üç Oscar heykelciğine rağmen hâlâ Amerika'lı mıyım diye düşünen, bir an tam bir Amerika'lı olduğuna karar veren ama sonra Amerikanın çok kötü davrandığı ve her zaman da öyle davranacağı bir göçmen olduğunu düşünen, doksan yaşındaki ağaçlara benzeyen, doksan yaşında bir adam. Anadolu'da bu yaştaki insanlara çınar derler, burada ne derler acaba?
solgun bir uyuz güzel_
(...) yorumun vasat olanın dahice olana yaptığı bir komplimandan ibaret olmadığının da altım çizmek gerekir. Gerçekten yorum, bir şeyi anlamanın modern şeklidir ve her türlü niteliğe sahip eserlerde geçerlidir. Dolayısıyla, Elia Kazan'ın A Streetcar Named Desire (Arzu Tramvayı) adlı yapımı üzerine yayınladığı notlarda, Kazan'ın oyunu yönetmek için Stanley Kowalski'nin kültürümüzü yutan kösnül, kindar barbarlığı temsil ederken, Blanche Du Bois'nınsa _elbette biraz yıpranmış olarak_ Batı uygarlığı, şiiri, zarif elbiseler, loş ışıklar, hassas duygular ve benzeri şeyleri temsil ettiğini keşfetmek zorunda kaldığını açıkça görürüz. Tennessee Williams'ın güçlü psikolojik melodramları artık anlaşılır bir duruma gelmiştir: Tennessee Williams'ın eserleri bir şey hakkında, Batı uygarlığının çöküşü hakkındaydı. Anlaşılan, Stanley Kowalski adlı yakışıklı bir yabaniyle, Blanche Du Bois adlı solgun bir uyuz güzel hakkında yazılmış bir oyun olmaktan öteye gitmeseydi, idare edilemez. hale gelirdi.
nereye imza atıyoruz aşkım_Kitabı okudu
Clark Cable, Fred Karger, Johnny Hyde, Charles Feldman, Harry Cohn, Howard Hughes, Milton Berle, Milton Greene, Sidney Skolsky, Hal Schaefer, Marlon Brando, Errol Filynn, Elia Kazan, Robert Bagner gibi isimlerle ilişkiye giren Marilyn'in birlikte olduğu erkeklerin hemen hemen neredeyse hepsi evliydi. Marlan Brando ile yattıktan sonra Marilyn, cinsellik bilgisini vurgulamak amacıyla: özetle şunları söylemişti: "Bunca yıldır bu işi yapıyorum, ama doğru bir şey yapıp yapmadığım konusunda kararsızım."
Ozan Yayıncılık - Dünya'nın Sevgilisi Olmuştu
171 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.